Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/20994
Karar No: 2019/5707
Karar Tarihi: 12.03.2019

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2017/20994 Esas 2019/5707 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2017/20994 E.  ,  2019/5707 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : ALACAK

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı, 2002 yılından itibaren davalı işyerinde çalıştığını, iş akdini 4857 sayılı İş Kanunu"nun 24. maddesi gereğince sağlık sebeplerinden ötürü haklı nedene dayalı feshettiğini ileri sürerek, tazminat ve bir kısım işçilik ücret alacaklarına hükmedilmesini istemiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı taraf, alacak iddialarının haksız olduğunu beyanla davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
    Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece yapılan yargılamada, kıdem tazminatı ile ulusal bayram ve genel tatil ücret alacaklarının reddi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Temyiz:
    Kararı davacı ve davalı vekilleri temyiz etmiştir.
    Gerekçe:
    1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Taraflar arasında davacının kıdem tazminatı alacağına hak kazanıp kazanamadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
    4857 sayılı İş Kanunu’nun 24/I.a maddesinde, “İş sözleşmesinin konusu olan işin yapılması işin niteliğinden doğan bir sebeple işçinin sağlığı veya yaşayışı için tehlikeli olursa”, işçi süresi belirli olsun veya olmasın iş sözleşmesini sürenin bitiminden önce veya bildirim süresini beklemeksizin feshedebileceği belirtilmiştir. Anılan normatif düzenlemede işçinin iş sözleşmesini haklı nedenle feshi “iş sözleşmesinin konusu olan işin yapılmasının işin niteliğinden doğan bir sebeple işçinin sağlığı veya yaşayışı için tehlikeli olması” olgusuna bağlanmıştır.
    Davacı vekili, dava dilekçesinde, müvekkilinin 2002 yılından itibaren davalı şirket nezdinde buğday yıkama-treme ve aktarma bölümünde çalıştığını, 28.04.2012 tarihinde işyerinde kaza geçirdiğini sol bacağında kalıcı sakatlık meydana geldiğini, 5 ay raporlu kaldığını akabinde işe geri döndüğünü, ancak bacağının durumu nedeniyle daha hafif bir işte çalıştırılmasını istediğini, işveren tarafından bu talep dikkate alınmadan eski işinde çalıştırıldığını, her gün 40-70 kg ağırlığındaki buğday çuvallarını kaldırmak zorunda kaldığını, sol bacağında kırıklara karşın aynı işin yaptırılmasına devam edildiğini, davalı aleyhine iş kazası nedeniyle ... 2. İş Mahkemesi"nin 2014/89 esas sayılı dosyasından maddi ve manevi tazminat davası da açtığını,sağlığının tehlikeye girmesi nedeniyle iş akdine 4857 sayılı İş Kanunu"nun 24. maddesi gereğince sağlık sebeplerinden ötürü haklı olarak son verdiğini öne sürmüştür.
    Dosyaya Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından gönderilen belgelerden; davacının malulen emeklilik için Kuruma başvurduğu, sağlık kurulu raporunda davacının iş kazası neticesinde iş gücünü sürekli olarak %60 oranında kaybettiğinin belirlenememesi nedeniyle bu talebinin kabul edilmediği, kurul raporunda davacının durumunun "sol femur kırığı, sol kalça fleksiyon 10 derece ağrılı, sol diz tam tablo 3,8 şeklinde" belirtildiği görülmüştür. Mevcut raporda, davacının çalışamayacağı yönünde bir ibare yer almamakla birlikte, sol bacağında ağır yük yüklememesi gereken işlerde çalışması gerektirecek derecede bir hasarın bulunduğu anlaşılmaktadır. Davacı tanıkları da davacının geçirdiği iş kazası sonrası ayak ve bacaklarında kırıklar olduğu, platin takıldığı, ağır yük kaldırmayı ve inip çıkmayı gerektiren bir iş olması nedeniyle kaza öncesi yaptığı işi yapamayacağını beyan etmişlerdir. Davacının işyerinde geçirdiği kaza ve meydana gelen yaralanma davalı işverenin malumu olup, aynı iş yerinde çalışan davacı tanığının davacının işverenden daha hafif işlerde çalışmayı istediğini iş yerinde duyduğu yönünde beyanları mevcut olduğu gibi, davacının bu yönde talepte bulunmamış olduğu iddiası hayatın olağan akışına da aykırı bulunmaktadır. Kaldı ki, işverenin işçiyi gözetim yükümlülüğü gereğince davacıyı sağlık durumuna uygun işlerde çalıştırması sorumluluğunun da mevcut olduğu dikkate alınmalıdır. Buna göre, davacının iş akdini 4857 sayılı İş Kanunu’nun 24/I-a maddesi gereğince sağlık nedenlerine dayalı olarak kıdem tazminatına hak kazanacak biçimde feshetmiş bulunduğu anlaşıldığından, bu talebin kabulü yerine reddi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
    3-Davacının ulusal bayram ve genel tatil ücret alacaklarının bulunup bulunmadığı noktasında da uyuşmazlık mevcuttur.
    Somut olayda; her ne kadar bordrolarda ulusal bayram ve genel tatil ücret tahakkukları olduğu gerekçesiyle bu alacak talebi reddedilmiş ise de,ücret bordrolarında söz konusu alacak için normal günlük çalışma halinde verilmesi gereken yevmiye tutarının gösterildiği, ilave tahakkuk olmadığı,tanık anlatımlarından ise davacının dini bayramlarda çalışmayıp diğer ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalıştığı anlaşıldığından, bu günlere ilişkin olmak üzere hesap edilecek alacaklarına hükmedilmesi gerekirken reddine dair verilen karar hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    Sonuç:
    Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 12.03.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi