Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2015/2043 Esas 2016/10239 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
7. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/2043
Karar No: 2016/10239
Karar Tarihi: 09.05.2016

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2015/2043 Esas 2016/10239 Karar Sayılı İlamı

7. Hukuk Dairesi         2015/2043 E.  ,  2016/10239 K.

    "İçtihat Metni"



    Mahkemesi :İş Mahkemesi

    Dava Türü : Alacak
    YARGITAY İLAMI

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay"ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
    Davacı, iş akdini işçilik alacaklarının ödenmemesi nedeni ile haklı olarak feshettiğini ileri sürerek kıdem tazminatı ile bazı işçilik alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
    Davalı, davacının taleplerinin haksız olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Hakimin son oturumda tutanağa yazdırıp tefhim ettiği karar, esas karar olup, 6100 sayılı HMK"nun 298/2.maddesi gereğince sonradan yazılan gerekçeli kararın bu karara aykırı olmaması gerekir. Oysa 19/11/2014 günlü oturumda tefhim edilen kısa karar ile, mahkeme gerekçesinin birbirine aykırı olduğu zaptın ve kararın incelenmesinden açıkça anlaşılmaktadır. Mahkemece gerekçeli kararda davacının, davalı şirket nezdinde 03/02/2005- 06/09/2010 tarihleri arasında hizmet akdine bağlı olarak 5 yıl 7 ay 3 gün çalıştığının kabul edildiği belirtilmiş, ancak hükme esas alınan ek bilirkişi raporunda 20/04/2004-06/09/2010 tarihleri arasında hizmet akdine bağlı olarak 6 yıl 4 ay 17 gün çalıştığının kabulü ile yapılan hesaplamaya göre alacaklar hüküm altına alınmıştır. Şu halde kısa karar ile gerekçeli karar çeliştiği gibi, mahkemenin ilk bilirkişi raporunu mu yoksa ek bilirkişi raporunu mu hükme esas aldığı anlaşılamamaktadır.
    Konuyla ilgili 10.04.1992 günü ve 991/7 Esas, 1992/4 Karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca bu aykırılığın giderilmesi suretiyle gerçeğe ve hukuka uygun bir karar verilmesi gereği açıktır. Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin yazılı biçimde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, bozma nedenine göre öteki itirazların incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 09/05/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.