MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Önceki bozma kararının 2. maddesinde belirtilen ve suç tarihinde 18 yaşından küçük olan sanığın sorgusunun yapıldığı tarihte CMUK 138. maddesine aykırı şekilde müdafii hazır bulundurulmaksızın usulsüz şekilde tespit edilen beyanıyla yetinilerek, usulüne uygun savunması alınmadan yazılı şekilde hüküm kurulması,
2- Suç tarihi itibarıyle 15-18 yaş arasında olan sanık hakkında 5395 sayılı ÇKK"nın 23 ve 24. maddelerinin değerlendirilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
3-5252 sayılı Yasanın 9/3 maddesi uyarınca sanık yararına olan hükmün önceki ve sonraki kanunların ilgili bütün hükümlerinin olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle bulunacağı ve 5237 sayılı TCK’nın 141 ve 142. maddelerinde tanımlanan hırsızlık suçu ile 765 sayılı TCK"nın 493/1-2 maddesinde yer alan suçun öğelerinin farklı olduğu, somut olayda sanığın eyleminin, 5237 sayılı TCK"nın uygulamasına göre hırsızlık suçunun yanında aynı Yasanın 116/2-4 ve 119/1-c maddelerine uyan birden fazla kişiyle işyeri dokunulmazlığını bozma ve yakınma devam ettiğinden TCK"nın 151/1. maddesine uyan mala zarar verme suçlarını da oluşturacağı gözetilerek sanık lehine olan yasanın denetime olanak verecek şekilde belirlenmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
4-Suç tarihi itibariyle 15-18 yaş arasında olan sanık hakkında TCK"nın 31/3. maddesi gereğince yapılacak indirimin ½ oranından fazla olamayacağı gözetilmeden 2/3 oranında indirim yapılması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."ın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, sanığın ceza süresi yönünden kazanılmış hakkının gözetilmesine, 13.02.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.