Nitelikli dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2013/27941 Esas 2016/3332 Karar Sayılı İlamı

15. Ceza Dairesi
Esas No: 2013/27941
Karar No: 2016/3332
Karar Tarihi: 12.04.2016

Nitelikli dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2013/27941 Esas 2016/3332 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık işletme adına bir forklift makinesi satın almak için ödemesini yapmadığı senetler düzenleyerek alacaklı şirket yetkilisine vermiştir. Ancak yapılan araştırmada sanığın işletmesinin fiilen ticari faaliyet göstermediği ve adresinin boşaltılmış olduğu tespit edilmiştir. Mahkeme, sanığın Tacir veya şirket yöneticisi olarak dolandırıcılık suçu işlediğine karar vermiştir. Kararın sonucunda, sanığın temyiz itirazları reddedilerek hüküm onanmıştır.
Kanun maddeleri:
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 158/1-h maddesi
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 52/2-4, 53 ve 58/6-7 maddeleri

15. Ceza Dairesi 2013/27941 E. , 2016/3332 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık
HÜKÜM : TCK"nın 158/1-h, 52/2-4, 53 ve 58/6-7 maddeleri gereğince mahkumiyet

Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanık ..."ın, yetkilisi olduğu ... Şti adına katılan Uygunlar ...A.Ş"den bir adet ... Dizel forklift makinası almak için 16/12/2009 tarihli satış sözleşmesi imzaladığı, makina bedeli olan 35.400 TL"nin bir kısmını peşin ödediği, ödenmeyen 28.320 TL için her biri 2.360 TL bedelli 12 adet senet düzenleyerek alacaklı şirket yetkilisine verdiği, sözleşmeye konu ürünün 22/12/2009 tarihinde teslim edildiği, ancak senetlerin süresinde ödenmediği, bunun üzerine yapılan araştırmaya göre, sanığın yetkilisi olduğu şirketin fiilen ticari faaliyet göstermediği, sanığın sadece resmi kayıtlara göre yetkili temsilci olup, gerçekte şirketin sahibinin bir başkası olduğu ve şirket adresinin boşaltılmış olduğu anlaşılmakla; eylemin 5237 sayılı TCK"nın 158/1-h maddesinde düzenlenen “Tacir veya şirket yöneticisi olan ya da şirket adına hareket eden kişilerin ticari faaliyetleri sırasında dolandırıcılık” suçunu oluşturduğunu takdir eden mahkemenin kabul ve uygulamasında bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanık müdafiinin, sanığın atılı suçu işlemediğine ve suç işleme kastıyla hareket etmediğine ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, 12/04/2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.