11. Ceza Dairesi Esas No: 2017/9276 Karar No: 2020/2287 Karar Tarihi: 10.03.2020
Vergi Usul Kanununa Muhalefet - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/9276 Esas 2020/2287 Karar Sayılı İlamı
11. Ceza Dairesi 2017/9276 E. , 2020/2287 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Vergi Usul Kanununa Muhalefet HÜKÜM : Mahkumiyet
Marmara Küçük ve Orta Ölçekli Mükellefler Grup Başkanlığı Rapor Değerlendirme Komisyonu"nun 29/04/2013 tarihli mütalaası doğrultusunda, sanık hakkında "2008 yılında sahte fatura kullanma" suçu yönünden, zamanaşımı hükümleri de dikkate alınarak Cumhuriyet Başsavcılığınca mahallinde işlem yapılması mümkün görülmüştür. 5271 sayılı CMK"nin 225. maddesi uyarınca hükmün konusu, duruşmanın neticesine göre iddianamede gösterilen fiil ve failden ibaret olup, iddianamede açıklanan ve suç oluşturduğu ileri sürülen fiilin dışına çıkılarak açılmayan davadan yargılama yapılıp hüküm kurulmasının mümkün bulunmadığı; 213 sayılı VUK’nin 367. maddesi uyarınca kovuşturma şartı olan Marmara Küçük ve Orta Ölçekli Mükellefler Grup Başkanlığı Rapor Değerlendirme Komisyonu"nun mütalaası ve dayanağı olan vergi suçu raporu ile eklerinin "2008 yılında sahte fatura kullanma" suçuna ilişkin olduğu, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’nın, 28.05.2013 tarih ve 2013/23585 esas sayılı iddianamesi ile mütalaaya aykırı olarak sahte fatura düzenleme suçundan kamu davası açıldığı, ancak bu suçla ilgili verilen mütalaa bulunmadığı, sahte belge kullanma ve sahte fatura düzenleme eylemlerinin birbirinden bağımsız ve ayrı suçları oluşturduğu ve birbirine dönüşmeyeceği gözetilmeden, iddianamede belirtilen sahte fatura düzenlemek suçundan 213 sayılı VUK"nin 367. maddesi gereğince usulüne uygun olarak mütalaa verilip verilmeyeceği sorularak, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken, yargılamaya devamla hükmün gerekçesinde iddianameye atıf yapılarak sanığın sahte fatura düzenleme suçunu işlediği kabul edilmesine rağmen hüküm fıkrasında sanığın, “sahte fatura kullanma” suçundan mahkumiyetine hükmolunmak suretiyle gerekçe ile hüküm arasında çelişki yaratılması, Yasaya aykırı, katılan vekilinin ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan diğer yönleri incelenmeyen hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 10.03.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.