Abaküs Yazılım
2. Ceza Dairesi
Esas No: 2022/3431
Karar No: 2022/13684
Karar Tarihi: 29.06.2022

Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2022/3431 Esas 2022/13684 Karar Sayılı İlamı

2. Ceza Dairesi         2022/3431 E.  ,  2022/13684 K.

    "İçtihat Metni"


    Karşılıksız yararlanma suçundan şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonunda, İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 10/06/2021 tarihli ve 2020/206335 soruşturma, 2021/31735 esas, 2021/24809 sayılı iddianamenin iadesine dair İstanbul Anadolu 22. Asliye Ceza Mahkemesinin 24/06/2021 tarihli ve 2021/327 sayılı iddianame değerlendirme kararına yönelik itirazın kabulüne ilişkin mercii İstanbul Anadolu 14. Ağır Ceza Mahkemesinin 02/07/2021 tarihli ve 2021/688 değişik işsayılı karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 15/02/2022 gün ve 18177-2021 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 11/04/2022 gün ve 2022/25910 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
    Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
    1-Benzer bir olay sebebiyle Yargıtay 13. Ceza Dairesinin 12/04/2018 tarihli ve 2018/2565 esas, 2018/5584 karar sayılı ilâmında yer alan, "Karşılıksız yararlanma suçu bakımından özel bir etkin pişmanlık düzenlemesi olan TCK'nın 168/5. maddesi gereğince ve kanun koyucunun amacı doğrultusunda şikâyetçi kurumun uğradığı zararı, vergisi dahil suç tutanağı ile belirlenmiş veya belirlenecek olan cezasız tutarının ödenmesi halinde şüpheli hakkında kamu davası açılamaz. Maddede “ ... bahsedilen zarar, vergili ve cezasız miktardır ... Bu durumda Cumhuriyet savcısı sulh ceza hâkiminden keşif yapılıp rapor alınması için talepte bulunmalı ve alınacak rapor sonucunda sanığa ödeme bildiriminde bulunmalıdır.” Yargıtay’ımızın istikrar bulmuş içtihatları da bu yönde olup, gecikme faizi ve benzeri zararlar 168. madde kapsamında değerlendirilemez. (Y. 17. C.D.’nin 16.06.2017, 2015/18830 E. ve 2016/9113 K. sayılı kararında olduğu gibi.)...Maddeye göre, ödenmesi halinde şüpheli hakkında takipsizlik kararı verilmesi sonucunu doğuracak olan vergili zarar miktarı gerekirse keşifte yaptırılmak (yada yapılmak) suretiyle tespit edilip, şüphelinin bu miktarı şikâyetçi kuruma ödemesi halinde hakkında dava açılmayacağına dair bir bildirimde bulunulmamıştır.Bu sebeple iddianamenin iadesi ve bu karara yönelik itirazın reddi kararları usul ve yasaya uygundur." şeklindeki açıklamalara nazaran, önce sulh ceza hakimliğinden atılı suçla ilgili vergili ve cezasız miktarın tespiti için keşif için talepte bulunması gerektiği, bu tespitten sonra şüpheliye belirlenen miktarı ödeyip ödemeyeceğinin sorulması gerektiği, her ne kadar 16/03/2021 tarihinde kolluk marifetiyle ifadesine başvurulmuşsa da vergili ve cezasız gerçek zarar miktarını şikâyetçi kuruma ödemesi halinde şüpheli hakkında dava açılmayacağına dair ihtar yapılmadığı,
    2-Şüphelinin 16/03/2021 tarihli alınan ifadesinde elektrik borcunun kendisine ait olmadığını, annesine ait olduğunu, belirtilen adresteki elektrikle alakalı olarak hiçbir sözleşme ya da resmi evrakta imzasının bulunmadığını belirttiği göz önüne alındığında, kaçak elektrik tutanağının düzenlendiği tarihte adreste kimin oturduğunun tespiti ve elektrik abonelik sözleşmesi celp edilerek şüpheliye ait olup olmadığının tespiti ile sonucuna göre iddianame düzenlenmesi gerektiği anlaşıldığından, İstanbul Anadolu 22. Asliye Ceza Mahkemesinin 24/06/2021 tarihli kararıyla iddianamenin iadesine karar verilmesinin usul ve yasaya uygun olduğu gözetilmeden, merciince itirazın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde itirazın kabulü ile iddianamenin iadesi kararının kaldırılmasına karar verilmesindeisabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
    GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
    1-Şüpheli ... hakkında, sayaçtan geçmeden ölçümsüz şekilde kaçak elektrik tespit tutanağının düzenlenmesi karşısında, karşılıksız yararlanma kastının bulunup bulunmadığının tespiti yönünden, öncelikle sayacın hangi tarihte takıldığı ve tutanağa konu yerde ne zamandan beri oturduğu hususları araştırılıp, sayaca herhangi bir müdahalenin bulunup bulunmadığı da belirlendikten sonra, kurulu güç ile sayaçta belirlenen endeks karşılaştırılıp tüketim miktarının orantılı olup olmadığı hususlarında bilirkişiden rapor alınması şüphelinin karşılıksız yararlanma kastı ile hareket ettiğinin tespit edilmesi halinde;
    6352 sayılı Yasa'nın yürürlüğe girdiği 05.07.2012 tarihi sonrasında işlenen karşılıksız yararlanma suçlarında 5237 sayılı TCK'nın 163/3. ve 168/5. maddelerine göre soruşturma aşamasında Cumhuriyet Başsavcılığınca müşteki kurumun vergili ve cezasız gerçek zararı bilirkişiye hesaplattırılıp, şüpheliye miktar da belirtilip usulüne uygun süre verilmek suretiyle “Bilirkişinin hesapladığı kurumun vergili ve cezasız gerçek zararını soruşturma tamamlanmadan önce tamamen tazmin etmesi durumunda hakkında kamu davası açılmayacağına” dair bildirimde bulunulması gerektiği ve sonucuna göre ödeme yapılıp müşteki kurumun vergili ve cezasız gerçek zararı karşılanır ise şüpheli hakkında kovuşturmaya yer olmadığına karar verilmesi, ancak bu bildirimden sonra yine ödeme olmaması durumunda ise şüpheli hakkında iddianame tanzim edilmesi gerektiği anlaşılmakla; somut olayda yukarıda açıklamalara uygun şekilde keşif yapılmadan ve müşteki kurumun vergili ve cezasız gerçek zararı bilirkişiye tespit ettirilmeden, şüpheliye miktar da belirtilip usulüne uygun süre verilmek suretiyle “bilirkişinin hesapladığı kurumun vergili ve cezasız gerçek zararını soruşturma tamamlanmadan önce tamamen tazmin etmesi durumunda hakkında kamu davası açılmayacağına” dair bildirimde bulunulmadan iddianamenin düzenlenmesi,
    2-Şüphelinin 16/03/2021 tarihli alınan ifadesinde elektrik borcunun kendisine ait olmadığını, annesine ait olduğunu, belirtilen adresteki elektrikle alakalı olarak hiçbir sözleşme ya da resmi evrakta imzasının bulunmadığını belirttiği göz önüne alındığında, kaçak elektrik tutanağının düzenlendiği tarihte adreste kimin oturduğunun tespiti ve elektrik abonelik sözleşmesi celp edilerek şüpheliye ait olup olmadığının tespiti ile sonucuna göre iddianame düzenlenmesi gerektiği anlaşıldığından, İstanbul Anadolu 22. Asliye Ceza Mahkemesinin 24/06/2021 tarihli kararıyla iddianamenin iadesine karar verilmesinin usul ve yasaya uygun olduğu gözetilmeden, merciince itirazın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde itirazın kabulüne karar verilmesi nedenleriyle kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden, (İSTANBUL ANADOLU) 14. Ağır Ceza Mahkemesinden kesin olarak verilen 02/07/2021 tarihli ve 2021/688 Değişik İş sayılı kararın 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesinin 3. fıkrası uyarınca BOZULMASINA, aynı maddenin 4. fıkra (a) bendi uyarınca sonraki işlemlerin itiraz merciince yerine getirilmesine, 29/06/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi