12. Ceza Dairesi Esas No: 2013/9013 Karar No: 2014/3056 Karar Tarihi: 10.02.2014
Taksirle yaralama - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2013/9013 Esas 2014/3056 Karar Sayılı İlamı
12. Ceza Dairesi 2013/9013 E. , 2014/3056 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Sulh Ceza Mahkemesi Suç : Taksirle yaralama Hüküm : TCK"nın 89/1, 89/2-b, 62/1, 52/2-4. maddeleri gereğince mahkumiyet
Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: 15.02.1939 tarih ve 43/28 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında da vurgulandığı üzere, kamu davasına katılma hakkına sahip olan ve usulüne uygun bir biçimde yaptığı istemle başvurmuş olan kişinin, duruşmanın sonuna kadar hazır bulunarak taleplerinin tutanağa geçirildiği ve gösterdiği delillerinin dinlenildiği takdirde davaya katılma isteminin eylemli olarak kabul edilmiş sayılacağı, bu nedenle davaya katılma istemi hakkında mahkemece verilmiş açık bir karar olmamakla birlikte tutanaklara katılan ve vekili olarak yazılmış olması karşısında, katılmadan kaynaklanan hakların kullanımına engel olmayacağı anlaşılmakla, müşteki yararına vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiğine yönelik tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiş, Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin cezanın alt sınırdan verilmesi, hükmün açıklanmasının geri bırakılması ve erteleme hükümlerinin uygulanması gerektiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak ; Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 07/07/2009 tarih 2009/9-62-191 sayılı kararında da vurgulandığı üzere, taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde TCK"nın 61/1. maddesinin (g) bendinde yer alan "failin güttüğü amaç ve saik" gerekçesine dayanılamayacağının gözetilmemesi, Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden, hükmün 1 numaralı bendinin birinci paragrafındaki “sanığın güttüğü amaç ve saik” ibaresinin hükümden çıkarılarak, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 10.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.