10. Hukuk Dairesi 2016/13899 E. , 2016/13451 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, davacının murisinin 01.05.2008-30.06.2008 tarihleri arasında 2926 sayılı Kanuna tabi sigortalı olmadığının tespiti ile ölüm aylığı tahsisi istemine ilişkindir.
Mahkemece, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, tarafların vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle; 1479 sayılı Kanununun 22.2.2006 gün ve 5458 sayılı Kanunun 13. maddesi ile değiştirilen ve 5510 sayılı Kanunun 106. Maddesi ile 01.10.2008 tarihinde yürürlükten kalkan Ek 19. maddesinde “Bu Kanun ve 2926 sayılı Kanuna göre kayıt ve tescili yapıldığı halde, beş yıl ve daha fazla süreye ilişkin prim borcu bulunan sigortalıların bu sürelere ilişkin prim borçlarının Kurumca yapılacak bildirimde belirtilen süre içerisinde ödenmemesi halinde daha önce prim ödemesi bulunan sigortalının ödediği primlerin tam olarak karşıladığı ayın sonu itibariyle, prim ödemesi bulunmayan sigortalının ise tescil tarihi itibariyle sigortalılığı durdurulur. …” hükmüne yer verilmiş, 30.04.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5754 sayılı Kanun ile eklenen 5510 sayılı Kanunun geçici 17. Maddesinde de; " Kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlarla tarımda kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlardan, 1479 ve 2926 sayılı Kanunlara göre tescilleri yapıldığı halde, bu maddenin yürürlük tarihi itibarıyla beş yılı aşan süreye ilişkin prim borcu bulunanların, bu sürelere ilişkin prim borçlarını, prim borçlarının ödenmesine ilişkin Kurumca çıkarılacak genel tebliğin yayımı tarihini takip eden aybaşından itibaren 6 ay içerisinde ödememeleri halinde, prim ödemesi bulunan sigortalıların daha önce ödedikleri primlerin tam olarak karşıladığı ayın sonu itibarıyla, prim ödemesi bulunmayan sigortalıların ise tescil tarihi itibarıyla sigortalılığı durdurulur. Prim borcuna ilişkin süreler sigortalılık süresi olarak değerlendirilmez ve bu sürelere ilişkin Kurum alacakları takip edilmeyerek, Kurum alacakları arasında yer verilmez"" hükmü getirilmiş olup, 30.04.2008 – 01.10.2008 tarihleri arasında 5510 sayılı Kanunun geçici 17 ile 1479 sayılı Kanunun ek 19. maddesinin aynı anda yürürlükte olduğu anlaşılmakla, ihtilaf konusu dönemdeki davacının murisinin sigortalılığının 1479 sayılı Kanunun Ek 19. maddesi kapsamında durdurulması gerektiğinin belirgin bulunmasına göre, davalı Kurum vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davacı vekilinin temyizi yönünden;
Davacının dava dilekçesinde, açıkça 01.05.2008-30.06.2008 tarihleri arasında murisinin 2926 sayılı Kanun kapsamında sigortalı olmadığının tespiti ile ölüm aylığı tahsisini talep ettiği, mahkemece, anılan talebin kabulüne karar verildiği halde hatalı değerlendirme sonucu davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken davanın kısmen kabulüne karar verilerek, davacının vekalet ücreti ve yargılama giderleri ile sorumlu tutulması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
Ne var ki; bu aykırılığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, karar bozulmamalı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun Geçici 3. maddesi delaletiyle 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ: Hüküm fıkrasının 1. Paragrafındaki “KISMEN KABUL ve KISMEN REDDİ” sözcüklerinin silinerek yerine “KABULÜ” sözcüğünün yazılmasına, yargılama giderinin düzenlendiği 5. Paragrafın silinerek, yerine “Davacı tarafından yatırılan harcın talep halinde iadesine” sözcüklerinin yazılmasına, 6. Paragrafın silinerek yerine “Davacı tarafça yapılan 314,00 TL. yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine” sözcüklerinin yazılmasına, davalı lehine vekalet ücretinin düzenlendiği 8. Paragrafın silinerek hüküm fıkrasından çıkarılmasına ve hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının davacıdan alınmasına, 07.11.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.