3. Hukuk Dairesi Esas No: 2020/598 Karar No: 2020/3469 Karar Tarihi: 25.06.2020
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2020/598 Esas 2020/3469 Karar Sayılı İlamı
3. Hukuk Dairesi 2020/598 E. , 2020/3469 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı asıl dava ile; davalı tarafça hastalara gözlük camı ve çerçeve verilmediği halde verilmiş gibi gösterilerek 2008 yılı Optik Sözleşmesine aykırı davranılması nedeniyle 46.938,23 TL kurum zararının davalıdan yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı tarafından davalı aleyhine 25.03.2014 tarihinde ... 2.Asliye Hukuk Mahkemesine açılan ve işbu dava ile birleştirilen davada ise; davalıya ait kurum borcunun davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Asıl ve birleşen davada davalı; davanın reddini istemiştir. Mahkemece; asıl dava ile birleşen davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-HMK"nın 166 ncı maddesine göre, ayrı ayrı açılmış davaların aralarında bağlantı bulunmaları koşulu ile birleştirilerek bakılabilmeleri mümkündür. Ancak, birleştirme kararı, taraflar arasındaki uyuşmazlığı esastan çözümleyen bir karar değildir. Bu karar, sadece birleştirilen davaların tahkikat safhalarının müşterek cereyan etmesi sonucunu doğurmaktadır. Diğer bir anlatımla, asıl ve birleşen davalar birbirinden bağımsız davalardır. Bu nedenle, asıl ve birleşen davaların ayrı ayrı karara bağlanması, yargılama giderleri ile vekalet ücretlerinin ayrı ayrı tayin edilmesi gerekmektedir. Somut olayda; asıl dava ile talep edilen, Sağlık Hizmet Sunucuları Eğitim ve Denetim 4 Servisinin 17.05.2011, 24.08.2011 ve 30.03.2012 tarihli yazılarına istinaden kurum alacağının tahsilidir. Birleşen davada ise talep edilen, Sağlık Hizmet Sunucuları İnceleme Ödeme Servisinin 22.08.2011 tarihli yazılarına istinaden kurum alacağının tahsili istemidir. Buna göre, yukarıda ifade edilen yasa hükmü ve açıklamalar dikkate alınmak suretiyle mahkemece; asıl ve birleşen dava hakkında ayrı ayrı ve ayrıntılı gerekçe ile hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir. 2-Bozma nedenine göre, davacı tarafın diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda birinci bendde açıklanan nedenlerle hükmün HUMK"nın 428 inci maddesi gereğince BOZULMASINA, ikinci bendde açıklanan nedenle davacı tarafın diğer temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada yer olmadığına, peşin alınan temyiz harçlarının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nın Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nın 440 ıncı maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25/06/2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.