6. Hukuk Dairesi Esas No: 2021/1489 Karar No: 2021/1586 Karar Tarihi: 17.11.2021
Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2021/1489 Esas 2021/1586 Karar Sayılı İlamı
6. Hukuk Dairesi 2021/1489 E. , 2021/1586 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki araç mülkiyetinin tesbiti ve tescili davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik verilen hüküm süresi içinde davalı ... vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - 1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2- Davalı vekilinin temyiz itirazlarına gelince; Mahkemece toplanan deliller ve dinlenen tanık anlatımları ve dosya içerisindeki protokol içeriği uyarınca dava konusu aracın %64 oranındaki hissesinin davacıya ait olduğu gerekçesiyle aracın %64"lük hissesinin davacı adına tesciline karar verilmiş ise de 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’ nun 20/2-d maddesi 1.fıkrasına göre; “Tescil edilmiş araçların her çeşit satış ve devirleri, satış ve devri yapılacak araçtan dolayı motorlu taşıtlar vergisi, gecikme faizi, gecikme zammı, vergi cezası ve trafik idari para cezası borcu bulunmadığının tespit edilmesi ve taşıt üzerinde satış ve/veya devri kısıtlayıcı herhangi bir tedbir veya kayıt bulunmaması halinde, araç sahibi adına düzenlenmiş tescil belgesi veya trafik tescil kayıtları esas alınarak noterler tarafından yapılır. Noterler tarafından yapılmayan her çeşit satış ve devirler geçersizdir.” düzenlemesi yapılmıştır. Bu durumda, mahkemece anılan kanun maddesi uyarınca motorlu araçların mülkiyetinin devrine ilişkin işlemlerin resmi şekil şartına tabi olduğundan taraflar arasındaki yapılan harici sözleşme sadece taraflar arasında şahsi hak doğuracağından resmi sicile etki edemeyeceğinden bu konudaki istemin de reddine karar verilmesi gerekirken aksi düşünceyle verilen kararın davalı yararına bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenle davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz eden davacıdan alınmasına, temyiz peşin harcın talep halinde davalıya iadesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine, 17.11.2021 gününde oy birliğiyle karar verildi.