Konut dokunulmazlığını ihlal - tehdit - yaralama - 4320 sayılı Kanuna aykırılık - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2015/1042 Esas 2015/572 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
18. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/1042
Karar No: 2015/572
Karar Tarihi: 27.04.2015

Konut dokunulmazlığını ihlal - tehdit - yaralama - 4320 sayılı Kanuna aykırılık - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2015/1042 Esas 2015/572 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanığın konut dokunulmazlığını ihlal, tehdit, yaralama ve 4320 sayılı Kanuna aykırılık suçlarından mahkumiyet kararı verilmiştir. Yargılama sürecinde, deliller, tutanaklar ve gerekçeler incelenerek sanığın suçları işlediği belirlenmiştir. Ancak, TCK'nın 53/1-(c) maddesiyle ilgili hak yoksunluğunun süresi ve kapsamı hükmü göz önünde bulundurulmamıştır. Bu nedenle, kararın düzeltilerek sanığın hak yoksunluğunun sınırlı bir şekilde uygulanması gerekmektedir. Ayrıca, Ailenin Korunması Hakkında Kanuna aykırılık suçuyla ilgili maddelerdeki değişiklikler nedeniyle hüküm bozulmuştur ve yargılama süreci yeniden başlatılacaktır.
Kanun Maddeleri:
- 4320 sayılı Ailenin Korunmasına Dair Kanun
- TCK'nın 53/1-(c) maddesi
- 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun'un 23/1. maddesi
- TCK'nın 13/1. maddesi
18. Ceza Dairesi         2015/1042 E.  ,  2015/572 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇLAR : Konut dokunulmazlığını ihlal, tehdit, yaralama, 4320 sayılı Kanuna aykırılık
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    KARAR

    Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    1-Sanığa yükletilen konut dokunulmazlığını ihlal, tehdit ve yaralama eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı;
    Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu,
    Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
    Ancak;
    TCK"nın 53/1-(c) maddesinde yer alan hak yoksunluğunun süresi ve kapsamı açısından anılan Kanun maddesinin 3. fıkrası hükmünün gözetilmemesi,
    Kanuna aykırı, sanık ... müdafiinin temyiz iddiaları bu nedenle yerinde ise de, bu aykırılık, yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bir yanılgı olduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktası tebliğnameye aykırı olarak, TCK"nın 53/1(c) maddesinde yer alan hak yoksunluğunun sanığın kendi üzerindekilerle sınırlı olamak üzere koşullu salıverilme tarihine kadar uygulanması biçiminde DÜZELTİLMESİNE ve başkaca yönleri Kanuna uygun bulunan hükümlerin bu bağlamda ONANMASINA,

    2- Ailenin Korunması Hakkında Kanuna aykırılık suçundan kurulan hükmün temyizine gelince;
    Hükümden sonra, 20.03.2012 tarih ve 28239 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan ve aynı gün yürürlüğe giren 08.03.2012 gün ve 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanunun 23/1. maddesi ile 14.01.1998 tarihli ve 4320 sayılı Ailenin Korunmasına Dair Kanunun tümüyle yürürlükten kaldırıldığı, anılan Kanunun, 13/1. maddesinde "Bu kanun hükümlerine göre hakkında tedbir kararı verilen şiddet uygulayan, bu kararın gereklerine aykırı hareket etmesi halinde, fiili bir suç oluştursa bile ihlal edilen tedbirin niteliğine ve aykırılığın ağırlığına göre hakim kararıyla üç günden on güne kadar zorlama hapsine tabi tutulur." şeklindeki düzenleme ile tedbire muhalefet eyleminin yaptırımının yeniden düzenlendiği, tanımlar başlıklı 2. maddesinin (c) bendinde ise hakim tanımının aile mahkemesi hakimini ifade edeceği düzenlemesi karşısında, tedbir kararlarına aykırılık halinde görevli mahkemenin aile mahkemesi olduğu anlaşıldığından, görevsizlik kararı verilmesi zorunluluğu,
    Bozmayı gerektirmiş ve sanık ... müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 27.04.2015 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.