15. Ceza Dairesi 2016/608 E. , 2016/3251 K.
"İçtihat Metni"
Resmi belgede sahtecilik ve dolandırıcılık suçlarından hükümlü ....."ın, TCK"nın 204/1, 43/1 53/1, 58, 157/1, 52/2, 52/4, 53/1, 58 maddeleri uyarınca 2 yıl 6 ay hapis 1 yıl hapis ve 2.000 TL adli para cezası ile ayrı ayrı cezalandırılmalarına, hak yoksunluğuna, hükmedilen cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine, cezanın tamamlanmasından sonra başlamak üzere 5275 sayılı Yasanın 108/4 maddesi uyarınca sanığın 2 yıl 6 ay ve 1 yıl sürelerle denetimli serbestlik altında bulundurulmasına ilişkin .... Asliye Ceza Mahkemesinin 06/11/2012 tarih ve 2012/465 esas, 2012/648 sayılı karar aleyhine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 05/01/2016 tarih ve sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
Dosyanın yapılan incelemesinde;
1-Suç tarihinde yürürlükte bulunan 6762 sayılı TTK"nın 688. (6102 sayılı Kanunun 776.) maddesinin 5 ve 6. fıkraları uyarınca senet metninde bulunması gerekli zorunlu unsurlardan olan "tanzim tarihinin" bulunmaması halinde senedin özel belge niteliğinde olacağı, dosyada mevcut suça konu senetler üzerinde düzenleme tarihinin bulunmadığının anlaşılması karşısında; sanığın eyleminin 5237 sayılı TCK"nın 207. maddesi uyarınca özel belgede sahtecilik suçunu oluştaracağı gözetilmeden, yazılı şekilde resmi belgede sahtecilik suçundan mahkumiyet kararı verilmesi,
2-5237 sayılı TCK"nın 43. maddesinde, "değişik zamanlarda" denilmesi karşısında; aynı anda gerçekleşen fiilerde zincirleme suça ilişkin hükümlerin uygulanma olanağı bulunmadığı, ancak belge sayısının TCK"nın 61. maddesi uyarınca temel cezanın tayininde nazara alınması gerektiğinden, sanığın suça konu senetlerin aynı anda teslim etmesi şeklinde gerçekleşen eyleminde zincirleme suç hükümlerinin uygulanma olanağının bulunmadığı gözetilmeden, TCK"nın 43. maddesinin uygulanması suretiyle fazla ceza tayini,
3-Sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 58/7. maddesi gereğince "mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına" karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken, infazda duraksamaya, karışıklığa neden olacak ve infaz yetkisini kısıtlayacak şekilde denetimli serbestlik tedbirinin süresinin de belirlenmesi isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK"nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Resmi belgede sahtecilik suçu yönünden; suça konu senetlerde; suç tarihinde yürürlükte bulunan Türk Ticaret Kanunu’nun 688. maddesinde (6102 sayılı Kanun’un 776. maddesinde) yazılı zorunlu unsurlardan olan "düzenleme tarihlerinin" bulunmaması nedeniyle, bu senetlerin aynı kanuna göre özel belge niteliğinde olduğundan resmi belge sayılamayacağı ve Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 08.06.2010 tarihli ve 2010/11-98, 143 sayılı kararında da belirtildiği üzere, 5237 sayılı TCK"nın 43/1. maddesinde düzenlenen, “değişik zamanlarda bir kişiye karşı aynı suçun birden fazla işlenmesi” ifadesi nedeniyle zincirleme suç hükümlerinin uygulanabilmesi için, bir kişiye karşı aynı suçların mutlaka değişik zamanlarda işlenmesi gerekli olup, somut olayda, belgelerin aynı anda kullanıldığı ve farklı tarihlerde düzenlendiğine dair de delil bulunmaması nedeniyle zincirleme suç hükümlerinin uygulanamayacağı, sanığın eyleminin kül halinde 5237 sayılı TCK’nın 207/1. maddesinde düzenlenen tek bir özel belgede sahtecilik suçunu oluşturacağının gözetilmemesi ile mükerrir olan sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 58/7. maddesi gereğince "Mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına" karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken, sahtecilik suçundan kurulan hükümde 2 yıl 6 ay; dolandırıcılık suçundan kurulan hükümde ise, 1 yıl süreli olmak üzere denetimli serbestlik tedbirine hükmedilmesinin usul ve yasaya aykırı olması nedeniyle kanun yararına bozma istemleri yerinde görüldüğünden, Tavşanlı Asliye Ceza Mahkemesi’nden verilip kesinleşen, 06.11.2012 gün ve 2012/465-648 sayılı kararın 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi gereğince BOZULMASINA, aynı kanunun 309/4-d maddesi gereğince vermiş olduğu yetkiyle ve bozma nedenine göre;
Sahtecilik suçundan kurulan hükmün birinci ve ikinci bentlerinin çıkarılmasından sonra, “Hükümlü C.. K..’ın özel belgede sahtecilik suçundan sabit olan eylemine uyan TCK’nın 207/1. maddesi uyarınca suçun işleniş biçimi, meydana gelen zararın ağırlığı, suçun işlendiği yer ve zaman, suçun konusunun önem ve değeri ile hükümlünün güttüğü amaç ve saik ile suç belgelerinin fazlalığı göz önünde bulundurularak takdiren ve teşdirden 1 yıl 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına” denilmesi ile her iki hükümde tekerrür hükümlerinin uygulandığı bölümlerde yer alan “2 yıl 6 ay süre ile” ve “1 yıl süre ile” ibarelerinin çıkarılmasına ve her iki hükmün diğer bölümlerinin aynen korunmasına, infazın bu ceza üzerinden yerine getirilmesine, 11.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.