Tehdit - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2014/28208 Esas 2018/13234 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
SUÇ : Tehdit
HÜKÜM : Beraat

Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre; tehdit eyleminin uzlaşma kapsamı dışında kalan eşe karşı kasten yaralama suçu ile birlikte işlendiği anlaşılarak, yapılan incelemede;
1-Tehdit fiili, kişinin ruh dinginliğini bozan, iç huzurunu, bilinç ve irade özgürlüğünü ihlal eden bir olgudur. Fiilin mağdur üzerinde ciddi bir korku yaratabilmesi açısından sonuç almaya objektif olarak elverişli, yeterli ve uygun olması gerekir. Ayrıca tehdidin somut olayda muhatap üzerinde etkili olması şart değildir. Bu nedenle mağdurun korkup korkmadığının araştırılması gerekmez.
Bu açıklamalar doğrultusunda, sanığın mağdura söylediği kabul edilen “ Allah şahit olsun seni yumruklayarak öldürürüm” şeklindeki sözlerin objektif olarak korkutucu nitelikte bulunması nedeniyle tehdit suçunun oluşacağı gözetilmeden, " sanığın olay sırasında kullandığı ifadeyi devamlı olarak kullanması, mağdurun bu ifadeden etkilenmediği gibi sanığında tehdit etme kastının olmaması" şeklindeki kanuni ve yerinde olmayan gerekçeyle beraat kararı verilmesi,
2-Kabule göre ise;
Duruşmada açıklanan hüküm fıkrasında, sanık hakkında yüklenen suçun sanık tarafından işlenmediğinin sabit olması sebebiyle 5271 sayılı CMK"nın 223/2-b maddesi gereğince beraat karar verilmesine karşın, gerekçeli kararda ""yüklenen suç açısından failin kastının bulunmaması sebebiyle aynı Kanunun 223/2-c maddesi gereği beraatine"" karar verildiğinden söz edilerek, kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişkiye yol açılması,
Kanuna aykırı ve o yer Cumhuriyet savcısı"nın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, HÜKMÜN 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 28/06/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.