15. Ceza Dairesi 2016/73 E. , 2016/3223 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kamu malına zarar verme, kamuya ait eşya hakkında hırsızlık
Nitelikli hırsızlık ve nitelikli mala zarar verme suçundan sanık ve suça sürüklenen çocukların mahkumiyetine ilişkin hükümler sanık ve suça sürüklenen çocuklar müdafiileri tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanık ve suça sürüklenen çocukların olay gecesi saat 21:40 sıralarında ..... Okulu"nun camlarını kırmak suretiyle içeri girdikleri, içeride bulunan kapı ve pencerelere zarar verdikleri, bilgisayar monitörünü çalarak götürdükleri, çocuklardan ..... ve ...."ın suçlamaları ikrar ettikleri, böylece sanık ve çocukların nitelikli mala zarar verme ve nitelikli hırsızlık suçlarını işlediklerinin iddia edildiği olayda,
1-Suça sürüklenen çocuk.... hakkında kamu malına zarar verme suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz incelemesinde;
6545 sayılı Kanun"un 65. maddesiyle, 5237 sayılı TCK"nın 152. maddesinde yapılan değişikliğin, 28/06/2014 tarih ve 29044 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe girdiği dikkate alınarak ve söz konusu Kanun değişikliğine göre, 5237 sayılı Kanunun 152. maddesinin birinci fıkrasında yer alan “altı” ibaresinin “dört” şeklinde değiştirildiği, buna göre, 5237 sayılı TCK"nın 66/1-e, 2 ve 152/1-a maddelerine göre, kamu malına zarar verme suçunda; asli zamanaşımı süresinin 4 yıl, olağanüstü zamanaşımı süresinin ise 6 yıl olduğu, değişiklikten önce ise, suçun cezasının üst sınırının 6 yıl olması nedeniyle, suça sürüklenen çocuk açısından asli zamanaşımı süresinin 10 yıl, olağanüstü zamanaşımı süresinin ise 15 yıl olduğu, 5237 sayılı TCK"nın 7/2 ve 5252 sayılı Kanun"un 9/3. maddesine göre, 6545 sayılı Kanun"un 65. maddesiyle değişik 5237 sayılı TCK"nın 152/1-a, son maddesinin suça sürüklenen çocuğun daha lehine olduğu belirlenerek yapılan incelemede;
Suça sürüklenen çocuğa yüklenen kamu malına zarar verme suçunun gerektirdiği cezasının miktar ve nev’i itibariyle tabi olduğu 765 sayılı TCK’nın 102/4. maddesine göre hesaplanan dört yıllık asli dava zamanaşımının; mahkumiyet kararının verildiği 30/06/2010 tarihinden temyiz inceleme tarihi itibariyle gerçekleştiği anlaşılmakla; 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden aynı Kanunun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak suça sürüklenen çocuk hakkındaki kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi uyarınca DÜŞMESİNE,
2-Sanık ..... hakkında nitelikli hırsızlık, nitelikli mala zarar verme ve suça sürüklenen çocuklar .... ve ..... hakkında nitelikli hırsızlık suçundan verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz incelemesinde;
Sanık..... hakkında, belirlenen hapis cezası, adli para cezasına çevrilirken, uygulama maddesi olarak 5237 sayılı TCK"nın 52/2 maddesi yazılmamış ise de bu eksikliğin mahallinde tamamlanması mümkün görülmüştür.
Sanık, suça sürüklenen çocuklar, mağdur ve tanık beyanları, görgü tespit tutanağı, yakalama tutanağı ile dosya kapsamına göre, suçların sanık ve suça sürüklenen çocuklar tarafından işlendiği sabit olmakla bu gerekçelere dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik bulunmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanık ve suça sürüklenen çocuklar müdafiilerinin temyiz itirazlarının reddiyle, hükümlerin ONANMASINA,
3-Suça sürüklenen çocuk...... hakkında nitelikli hırsızlık, ..... hakkında nitelikli mala zarar verme ve ...... hakkında nitelikli hırsızlık suçlarından verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz incelemesinde;
Sanık, suça sürüklenen çocuklar, mağdur ve tanık beyanları, görgü tespit tutanağı, yakalama tutanağı ile dosya kapsamına göre, suçların suça sürüklenen çocuklar tarafından işlendiği sabit olmakla bu gerekçelere dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik bulunmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; suça sürüklenen çocuklar müdafiilerinin temyiz itirazlarının reddine, ancak;
a-Suça sürüklenen çocuk..... hakkında verilen hüküm açısından; suça sürüklenen çocuğun suç tarihinde 15 yaşını doldurmamış olduğu dikkate alınarak 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanununun 35. maddesi gereğince işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama ve bu fiile ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin olup olmadığı hususunda rapor alınmadan yargılamaya devamla hüküm kurulması,
b-Bütün hükümler açısından; 5237 sayılı TCK"nın 50/3 maddesine göre; daha önce hapis cezasına mahkûm edilmemiş olmak koşuluyla, fiili işlediği tarihte onsekiz yaşını doldurmamış bulunanların mahkûm edildiği bir yıl veya daha az süreli hapis cezasının zorunlu olarak aynı maddenin birinci fıkrasında yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrileceği hükmü ve suça sürüklenen çocukların sabıkasızlık durumu da gözetilmeden, yazılı şekilde TCK"nın 50. maddesinin suça sürüklenen çocuklar hakkında uygulanmaması,
Kanuna aykırı olup, suça sürüklenen çocuklar müdafiilerinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca, hükümlerin BOZULMASINA, 11/04/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.