Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/5802
Karar No: 2012/12054
Karar Tarihi: 10.12.2012

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2012/5802 Esas 2012/12054 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2012/5802 E.  ,  2012/12054 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil

    ... ile ... aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kabulüne dair Midyat Sulh Hukuk Mahkemesinden verilen 27.03.2012 gün ve 332/122 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacı vekili, Bardakçı Köyü 111 ada 117 parsel ile 118 ada 36 parsellerin müvekkiline ait olduğunu, kadastro sırasında davalının babası ... adına tespit edildiğini ve daha sonra davalıya devredildiğini, tespitin hatalı olduğunu ileri sürerek tapu kayıtlarının iptaliyle vekil edeni adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı vekili, dava konusu taşınmazların 20 yıl kadar önce şifahi olarak vekil edenin babası ... tarafından satın ve devralındığını, davacının taşınmazlar üzerinde tasarrufu bulunmadığını açıklayarak davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
    Mahkemece, davanın kabulüne dava konusu parsellerin tapu kayıtlarının iptaliyle davacı adına tapuya tesciline karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Tarla niteliğindeki dava konusu parseller 20 yıldan fazla zilyetliğe dayalı olarak 2005 yılında ... adına tespit edilmiş, kadastro tutanağının 27.03.2006 tarihinde kesinleşmesi üzerine tapu kaydı oluşmuş, 16.08.2010 tarihinde satış yoluyla davalı ... adına tescil edilmiştir.
    Dava; TMK.nun 713/1 ve 3402 sayılı Kanunun 14.maddesi uyarınca iptal ve tescil isteğine ilişkindir. Dosya kapsamına dava evrakı ile yargılama tutanakları içeriğine, dava konusu parsellerin davacının babası "Kemi" lakaplı ...’a ait olduğu, ölümünden sonra davacıya kaldığı, 1990’lı yıllardan sonra davacının işi gereği İstanbul’a gittiği, davalı ve babasının davacının İstanbul’daki inşaatlarında işçi olarak çalıştığı, taşınmazların davalının babası ... tarafından kiracı olarak kullanıldığı, zilyetliğin davacının babası ...’ın nam ve hesabına sürdürüldüğü, ...’ın zilyetliğinin feri zilyetlik niteliğinde olup malik sıfatıyla zilyetlik söz konusu olmadığı anlaşıldığına göre davalı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    Davacı ... vekili, dava konusu taşınmazların miras bırakan ...’dan kaldığını ileri sürerek istekte bulunmuştur. Dosyadaki bilgi ve belgelere göre, davacının miras bırakanı ... 1983-1984 yıllarında ölmüştür. Miras bırakanın ölüm tarihine göre terekesi elbirliği mülkiyet hükümlerine tabi olup, taksim hakkında bir açıklama da yapılmamıştır. TMK.nun 701.maddesinde; “Kanun veya kanunda öngörülen sözleşmeler uyarınca oluşan topluluk dolayısıyla mallara birlikte malik olanların mülkiyeti elbirliği mülkiyetidir” şeklinde tanımlanmıştır. Elbirliği mülkiyetinde mirasçıların tereke malları üzerinde belli pay veya payları olmayıp hakları taşınmazın tamamı üzerine yayılmış olup terekenin tamamını kapsar. Aynı Kanunun 702. maddesinde topluluk devam ettiği sürece tasarrufi işlemlerde tüm ortakların oy birliğiyle karar vermeleri gerektiği belirtilmiştir. Dava açmakta tasarrufi bir işlem olduğuna göre, mirasçılardan birisinin taşınmaz hakkında tek başına dava açması mümkün değildir. Başka bir anlatımla; bir mirasçının elbirliği mülkiyet hükümlerine tabi bir taşınmaz üzerinde tek başına tasarrufta bulunma yetkisi bulunmamaktadır. Mirasçılardan birisinin tek başına açtığı dava diğer mirasçıların paylarını kapsamadığından ve aynı zamanda onlar adına dava açılmadığından, davaya diğer mirasçıların katılması (olurlarının alınması) veya TMK.nun 640.maddesi uyarınca miras ortaklığına temsilci tayin edilmek suretiyle davaya devam edilmesi mümkün değildir.
    Mahkemece yapılacak iş; miras bırakan ...’a ait nüfus aile kayıt tablosu ve mirasçılık belgesi istenilerek davacıdan başka mirasçısı bulunup bulunmadığının araştırılması, başka mirasçı bulunduğunun belirlenmesi halinde HUMK.nun 258 ve 259.maddeleri (6100 sayılı HMK.nun 243 ve 244. m.) hükmü uyarınca taşınmaz başında keşif yapılmak suretiyle dava konusu parsellerin davacıya intikal şeklinin (taksim, bağış vb.) davacı, yerel bilirkişi ve tanıklardan açıkça sorulmak suretiyle tespiti, dava konusu parsellerin terekeden çıktığı ve davacının mülkiyetine geçtiğinin belirlenmesi halinde şimdiki gibi davanın kabulüne, aksi halde TMK.nun 701 ve 702.maddeleri göz önünde tutularak dava koşulu yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekirken bu hususlar dikkate alınmadan yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    Davalı vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulüyle 6100 sayılı HMK.nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK.nun 428. maddesi uyarınca yerel mahkeme hükmünün BOZULMASINA, HUMK.nun 440/III-1, 2, 3 ve 4. bentleri gereğince ilama karşı karar düzeltme yolu kapalı bulunduğuna ve 75,00 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davalıya iadesine, 10.12.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi