Sahte fatura düzenleme - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/16068 Esas 2020/2273 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/16068
Karar No: 2020/2273
Karar Tarihi: 10.03.2020

Sahte fatura düzenleme - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/16068 Esas 2020/2273 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sahte fatura düzenleme suçuyla ilgili davada, her takvim yılında işlenen suçların ayrı ayrı değerlendirilmesi gerektiği ve sanığa yüklenen suçun yasada öngörülen cezasının üst sınır itibarıyla 2004 takvim yılı için dava zamanaşımının gerçekleştiği, bu nedenle hükümlülük kararı verilemeyeceği belirtilmiştir. Karara göre, kamu davası, 765 sayılı TCK'nin 102/4, 104/2, 5237 sayılı TCK'nin 66/1-e, 67/4 ve 5271 sayılı CMK'nin 223/8. maddelerine uygun olarak düşürülmüştür.
11. Ceza Dairesi         2017/16068 E.  ,  2020/2273 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Sahte fatura düzenleme
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Bozma üzerine yapılan yargılamada, her takvim yılında işlenen sahte fatura düzenleme suçlarının ayrı ayrı işlenmiş, birbirinden bağımsız suçları oluşturması nedeniyle her bir takvim yılı için ayrı ayrı hüküm kurulması,5237 sayılı TCK’nin 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü karşısında; sanığa yüklenen “2004 takvim yılında sahte fatura düzenleme” suçunun yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibarıyla tabi olduğu, suç tarihinde yürürlükte bulunan ve lehe olan 765 sayılı TCK’nin 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımı süresinin, 2004 takvim yılı açısından, suç tarihinden hüküm tarihine kadar gerçekleşmesi nedeniyle kamu davasının düşmesine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yargılamaya devam olunarak hüküm kurulmasının yasaya aykırı olduğu; 2005 takvim yılında sahte fatura düzenleme" suçunun yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibarıyla tabi olduğu, 5237 sayılı TCK’nin 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının, suç tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış ve sanığın temyiz talebi bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükmün, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta aynı Kanunun 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan sanık hakkında açılan kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı
    nedeniyle 765 sayılı TCK"nin 102/4, 104/2, 5237 sayılı TCK’nin 66/1-e, 67/4 ve 5271 sayılı CMK’nin 223/8. maddeleri uyarınca DÜŞMESİNE, 10.03.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.