19. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/15755 Karar No: 2018/815 Karar Tarihi: 21.02.2018
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/15755 Esas 2018/815 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı banka, tüketici kredisi sözleşmesi ve kredi kartı tahsis ettiği müşterisinin borcunu tahsil etmek için takibe başlamış, ancak davalı itiraz etmiştir. Mahkeme, alacak miktarını hesaplamak için kullanılan yöntemi ve raporu kabul ederek davacının kısmen haklı olduğuna karar vermiştir. Ancak Yargıtay, kredi kartı borcu için özel kanun olan 5464 sayılı yasanın 26. maddesinde belirtilen faiz oranlarının kullanılması gerektiğine dikkat çekerek mahkeme kararını bozmuştur. Ayrıca, tüketici kredisi borcu da ayrı bir kaleme alınarak hesaplanması gerektiği vurgulanmıştır. Mahkeme kararı, TBK 88. ve 120. maddelerinin eksik incelemeyle uygulanması nedeniyle bozulmuştur.
19. Hukuk Dairesi 2016/15755 E. , 2018/815 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, taraflar arasında tüketici kredisi sözleşmesi imzalandığını, davalıya kredili mevduat hesabı açıldığını ve kredi kartı tahsis edildiğini, kredi borçlarının süresinde ödenmediğini, hesabın kat edilerek davalıya ihtarname gönderildiğini, alacağın tahsili için başlatılan takibe itiraz edildiğini ileri sürerek, itirazın iptalini ve icra inkar tazminatının davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı taraf, davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, toplanan delillere ve hükme esas alınan bilirkişi raporuna göre, davalının kredi kartı, tüketici kredisi ve kredili mevduat hesabı kullanımından kaynaklanan borcu olduğu, davacı alacağının TBK’nun 88. ve 120. maddelerine göre hesaplandığı, alacağın likit olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, itirazın iptaline, icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davalı bankanın alacağı tüketici kredisi ve kredi kartı kullanımından kaynaklanmaktadır. Bu durumda kredi kartı kullanımından doğan alacak özel kanun niteliğinde bulunan 5464 sayılı yasanın 26. maddesine göre belirlenecek faiz oranları dikkate alınarak alacağın hesaplanması gerekirken somut olayda uygulama yeri bulunmayan TBK"nun 88. ve 120. maddelerine göre düzenlenen bilirkişi raporuna yönelik davacının itirazları da dikkate alınmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. Diğer yandan kredi kartı kullanımından doğan alacak ayrıldıktan sonra tüketici kredisi borcu mevcut ise bunun da ayrı bir kalem olarak belirlenmesi gerekir. Bu yönden de alınmış olan raporun hükme esas alınması isabetsizdir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde davacıya iadesine, 21/02/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.