Abaküs Yazılım
4. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/3433
Karar No: 2018/13191
Karar Tarihi: 03.07.2018

Hakaret - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2018/3433 Esas 2018/13191 Karar Sayılı İlamı

4. Ceza Dairesi         2018/3433 E.  ,  2018/13191 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Hakaret
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, kararların nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    6763 sayılı Kanunun 38. maddesi ile eklenen 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun"un geçici 10. maddesindeki, bölge adliye mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce verilen kararlarla ilgili Yargıtay ceza daireleri tarafından verilen bozma kararlan üzerine mahkemelerce verilen direnme kararlanın, kararına direnilen daireye gönderileceğine, dairenin, mümkün olan en kısa sürede direnme kararını inceleyerek yerinde görürse kararını düzelteceğine; görmezse dosyayı Yargıtay Ceza Genel Kuruluna göndereceğine ilişkin düzenleme karşısında, Dairemizin bozma kararına Yerel Mahkemece verilen direnme kararı üzerine Dairemize gönderilen dosya yeniden okunarak gereği görüşülüp düşünüldü:
    Dairemizin 10/06/2014 tarih ve 2013/12297 esas, 2014/20803 karar sayılı usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılan bozma kararındaki "Hakaret fiillerinin cezalandırılmasıyla korunan hukuki değer, kişilerin onur, şeref ve saygınlığı olup bu suçun oluşabilmesi için davranışın kişiyi küçük düşürmeye matuf olarak gerçekleşmesi gerekmektedir. Bir hareketin tahkir edici olup olmadığı bazı durumlarda nispi olup zamana, yere ve duruma göre değişebilmektedir. Kamu görevlileri veya sivil vatandaşa yönelik her türlü ağır eleştiri veya rahatsız edici sözlerin hakaret suçu bağlamında değerlendirilmemesi, sözlerin açıkça onur, şeref ve saygınlığı rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnadını veya sövmek fiilini oluşturması gerekmektedir. Yargılamaya konu somut olayda, Çameli Asliye Hukuk Mahkemesinin 2006/4 esas sayılı dosyasında davalı sıfatı ile bulunan tanık ..."ın vekilliğini üstlenen sanığın, hükmün kesinleşmesi nedeniyle müvekkili ... adına yazdığı yürütmenin durdurulması talepli dilekçeyi faksla müvekkiline göndermesi üzerine müvekkili ..."ın imzalayarak mahkemeye sunduğu bu dilekçede yer alan “davaya bakan hakimin davacı ..."in evinde kiracı olarak oturması nedeniyle hakim, tüm keşif ve bilirkişi taleplerini reddetmiştir, davacının evinde kalmasından dolayı hakim dosyada taraflı davranmış ve bilirkişileri de etkilemiştir, yani karar davadan çekilmesi

    gereken hakim tarafından verilmiştir bu da yargılamanın yenilenme sebebidir...” şeklindeki sözlerinin, yargı otoritesini sarsma veya tarafsızlığını bertaraf etme ya da muhatabın onur, şeref ve saygınlığını rencide etme kastıyla söylenmeyip, hakimin tarafsız olmadığına dair düşüncesini ifade etme ve davadan çekilmesini sağlamayı amaçladığı ve TCK"nın 128. maddesinde düzenlenen iddia ve savunma dokunulmazlığı kapsamında kaldığı gözetilmeden, kanuni olmayan ve yerinde görülmeyen gerekçeyle mahkumiyet kararı verilmesi biçimindeki gerekçeye göre, bozmadan sonra direnme mahiyeti arz eden "mahkememizin 29/06/2010 tarih ve 2009/404 esas, 2010/214 karar sayılı hükmüyle sanığın atılı suçtan cezalandırılmasına karar verildiği, belirtilen hükmün Yargıtay 4. Ceza Dairesinin 10/06/2014 tarih ve 2013/12297 esas 2014/20803 karar sayılı ilamıyla mahkemeye sunulan dilekçedeki hususların 5237 sayılı TCK"nın 128. maddesinde düzenlenen iddia ve savunma dokunulmazlığı kapsamında kaldığı belirtilerek sanığın beraati gerektiği görüşü ile bozularak mahkememize gönderildiği anlaşılmışsa da, Yargıtay bozma ilamının yerinde olmadığı, sanık tarafından kaleme alınarak müvekkiline gönderilen dilekçede davaya bakan katılan hakimden bahsederek hakimin davacının evinde kiracı olarak kaldığı, keşif taleplerini bu nedenle reddettiği, eksik ve yetersiz bilirkişi raporu ile karar verdiği hususlarından bahsedildiği, söz konusu sözlerin ilgili hakimin şeref ve saygınlığını rencide etmek, yargı otoritesini sarsma ve tarafsızlığını bertaraf etmeye yönelik olduğu 5237 sayılı TCK"nın 128. maddesinde belirtilen savunma dokunulmazlığından bahsedilebilmesi için isnat ve değerlendirmelerin gerçek ve somut vakalara dayanması ve uyuşmazlıkla bağlantılı olması gerektiği, olayımızda dilekçede belirtilen hususların hiçbirisinin gerçek ve somut vakalara dayanmadığı, hakimin otoritesini sarsma, tarafsızlığını bertaraf etme, onur, şeref ve saygınlığını rencide etmeye yönelik olduğu anlaşıldığından bozma ilamına karşı mahkememizin ilk hükmünde direnilmesine karar vermek gerekmiştir" şeklindeki gerekçeyle verilen Denizli 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 06/11/2014 tarih 2014/218 esas ve 2014/289 karar sayılı direnme kararı, davaya konu sözlerin yer aldığı dilekçenin, sanık avukat tarafından değil müvekkili tarafından imzalanarak mahkemeye sunulduğu, dilekçenin bizzat sanık tarafından hazırlandığının kesin olarak tespit edilemediği, sanığın da savunmasında dilekçede yer alan sözlerin kendisine ait olmadığını beyan etmesi nedeniyle dosya içeriği ve Dairemizin kararındaki gerekçeye göre yerinde görülmediğinden,
    6763 sayılı Kanunun 38. maddesi ile eklenen 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun"un geçici 10 ve CMK 307/3. maddesi gereğince direnme konusunda karar verilmek üzere dosyanın Yargıtay Ceza Genel Kuruluna GÖNDERİLMESİNE, 03/07/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi