18. Ceza Dairesi 2015/336 E. , 2015/487 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi (1 Asliye Ceza
SUÇLAR : Konut dokunulmazlığını ihlal etme, tehdit, mala zarar verme
HÜKÜM : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1- Sanığa yükletilen konut dokunulmazlığı ve tehdit eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Cezaların kanuni bağlamda uygulandığı,
Sanık hakkında 5237 sayılı TCY’nın 53. maddesi uygulamasında (a,b,c,d,e) bentlerinde belirtilen haklardan yoksunluğun hükmolunan hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar, (c) bendindeki kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık haklarından yoksunluğun ise koşullu salıverilmeye kadar devam edeceğine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı, sanık ..."ın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden HÜKMÜN BOZULMASINA, ancak bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1 maddesi, yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hak yoksunluğuna ilişkin hüküm fıkrasından sanığın “TCK"nın 53/1 . fıkrasının (a,b,d,e) bentlerdeki haklardan aynı Yasa ve maddesinin 2. fıkrası gereğince hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar, 53/1-(c) maddesinde sayılan hakları ise koşullu salıverinceye kadar kullanmamasına” ilişkin kısmının çıkartılarak yerine “5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin 1. fıkrasının (a,b,c,d,e) bentlerinde belirtilen hak yoksunluğunun mahkum olduğu hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar, 53/1-c bendindeki kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlığa ilişkin hak yoksunluğunun ise koşullu salıverilmeye kadar uygulanmasına” şeklindeki cümlenin eklenmesi suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA
2- Mala zarar verme suçundan kurulan hükme yönelik temyize gelince;
Başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
a) Mala zarar verme suçunda; suç tarihi itibariyle resmi nikahlı görünen sanık ve katılanın, soruşturma ve yargılama aşamalarında verdikleri ifadelerinde aralarında boşanma davası olduğu ve ayrı yaşadıklarına yönelik beyanları ve TCK"nın 167/1-(a) maddesine göre, "haklarında ayrılık kararı verilmemiş eşlerden birinin zararına suçun işlenmesi halinde ilgili akraba hakkında ceza verilmeyeceği" hükmü ile aynı kanun maddesinin 2. fıkrasındaki; haklarında ayrılık kararı verilmiş olan eşlerden birinin zararına olarak bu suçun işlenmesi halinde ilgili akraba hakkında verilecek ceza yarısı oranında indirilir "hükümleri de gözetilerek; suç tarihinde eşler arasında "yargısal fiili ayrılık kararı" verilmiş olup olmadığı sanık ve katılan hakkında ayrılık kararı verilip verilmediği araştırılıp, haklarında şahsi cezasızlık ve cezada indirim düzenleyen TCK"nın 167. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmasından sonra sanığın hukuki durumunun tayin ve takdirinin gerektiği gözetilmeden eksik incelemeyle hüküm kurulması,
b) Kabule göre de;
Mala zarar verme suçunun seçenekli ceza içermesi karşısında, hangi hukuksal gerekçelerle hapis cezasının tercih edildiğinin Yargıtay denetimine olanak verecek şekilde hükmün gerekçesinde gösterilmemesi,
Kanuna aykırı ve sanık ..."ın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnamedeki onama düşüncesinin reddiyle, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 21.04.2015 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.