Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/1781
Karar No: 2019/845

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2017/1781 Esas 2019/845 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı ve davalı arasında hisse devir taahhüt sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlık nedeniyle açılan davada, ilk derece mahkemesi zamanaşımı nedeniyle davanın kabulüne karar vermiştir. Davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuş ve istinaf mahkemesince, hisse devir taahhüt sözleşmesinin iki tarafa borç yüklediği ve davacının artık hisse bedelini ödeme yükümlüğü kalmadığı gerekçesiyle davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmiştir. Davalı temyiz etmiştir ancak Bölge Adliye Mahkemesi kararı onamıştır.
Kanun Maddeleri: Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 355-372. maddeleri.
11. Hukuk Dairesi         2017/1781 E.  ,  2019/845 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ... BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ .... HUKUK DAİRESİ

    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Taraflar arasında görülen davada ... Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 01/11/2016 tarih ve 2016/... esas 2016/675 karar sayılı kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan kabulüne dair ... Bölge Adliye Mahkemesi .... Hukuk Dairesi’nce verilen .../01/2017 tarih ve 2017/6-2017/6 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, duruşma için belirlenen 05.02.2019 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davacı vekili Av. Hamise Türkyılmaz dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, taraflar arasında 20/09/2001 tarihli sözleşme ile davalının dava dışı limited şirket hisselerinin devri için hisse devri ve devri kabul taahhütnamesinin imzalandığını, sözleşme hükümlerine göre 37.500,00 USD"nin 16 taksitte ödenmesinin ardından 05/.../2003 tarihinde davalının hisselerini müvekkiline devretmeyi taahhüt ettiğini, vadenin son tarihinin 30/09/2003 olduğunu, daha sonra tarafların hisse devrinden sözlü olarak vazgeçtiklerini, ancak davalının hisse devir bedellerinin tahsili için takip başlattığını, sözleşmenin ayakta olmadığını, alacağın zamanaşımına uğradığını, davalının aradan bu kadar uzun süre geçtikten sonra pay devri taahhüt sözleşmesine göre devir bedelini talep etmesinin hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğunu ileri sürerek, takibin iptaline, müvekkilinin icra dosyası ve 20/09/2001 tarihli sözleşme gereğince borçlu olmadığının tespitine, davalı aleyhine kötüniyet tazminatına hükmedilmesine karar verimlesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davacının iddia ettiği gibi sözleşmeden vazgeçilmesininin söz konusu olmadığını, tüm ödemeler yapılmadan müvekkilince hisse devrinin yapılamayacağını, davacının zamanaşımı iddiasının da yersiz olduğunu, davacının müvekkilini zarara uğrattığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
    İlk derece mahkemesinde, davanın zamanaşımı nedeniyle kabulü ile davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmiştir.
    Karara karşı, davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
    İstinaf mahkemesince, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, icra takibine karşı alacağın zamanaşımına uğradığına ilişkin itirazda bulunmayan davacının menfi tespit davası
    açması mümkün bulunmadığından davanın zamanaşımı nedeniyle kabulüne karar verilmesi, doğru değil ise de, şirket hisse devir taahhüt sözleşmesi tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türü olup, davalının davacıya hisse devir taahhüt sözleşmesi uyarınca şirketteki hissesini devretmeye hazır olduğunu, davacının da sözleşme uyarınca bedelini ödemesini, aksi takdirde yasal yollara başvuracağı hususunda ihtar çekmeden ve sözleşmede taahhüt edilen hisse devirleri yönünden sözleşmede belirlenen 05/.../2003 tarihinden sonra davalıyı temerrüte düşürmeden; hisselerin davalıya geçmesini rızaen veya yasal yollarla sağlamadan hisse bedellerini isteme hakkı bulunmadığı, geçen süre içerisinde de şirket tasfiye kapanışı ile sicilden terkin edildiğinden artık hisselerinin devri de mümkün bulunmadığından davacının artık hisse bedelini ödeme yükümlüğü kalmadığı gerekçesiyle, davanın kabulü ile davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmiştir.
    Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
    İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK"nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi HMK"nın 369/1. ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, takdir olunan ....037,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, aşağıda yazılı bakiye 5.545,30 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 05/02/2019 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.











    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi