14. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/2995 Karar No: 2014/6454 Karar Tarihi: 15.05.2014
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2014/2995 Esas 2014/6454 Karar Sayılı İlamı
14. Hukuk Dairesi 2014/2995 E. , 2014/6454 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 15. Asliye Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 19/03/2013 NUMARASI : 2011/770-2013/87
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 23/12/2011 gününde verilen dilekçe ile önalım hakkı nedeniyle tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 19/03/2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, önalım hakkı nedeniyle tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davalı vekili cevap dilekçesinde, dava konusu taşınmazın davacı ve diğer hissedarlar arasında fiilen taksim edildiğini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir. Önalım davasına konu payın ilişkin bulunduğu taşınmaz paydaşlarca özel olarak kendi aralarında taksim edilip her bir paydaş belirli bir kısmı kullanırken bunlardan biri kendisinin kullandığı yeri ve bu yere tekabül eden payı bir üçüncü şahsa satarsa, satıcı zamanında bu yerde hak iddia etmeyen davacının tapuda yapılan satış nedeniyle önalım hakkını kullanması 4721 sayılı TMK"nın 2. maddesinde yer alan dürüstlük kuralı ile bağdaşmaz. Kötü niyet iddiası 14.02.1951 gün ve 17/1 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca davanın her aşamasında ileri sürülebileceği gibi mahkemece de kendiliğinden nazara alınması gerekir. Bu gibi halde savunmanın genişletilmesi söz konusu değildir. Eylemli paylaşmanın varlığı halinde davanın reddi gerekir. Somut olayda, önalıma konu payın bulunduğu taşınmazda davalı 30.000,00 TL bedel mukabili 3/32 pay satın almıştır. Davacı bu paya karşı önalım hakkını kullanmak istediğini belirtmiş, davalı ise cevap dilekçesinde dava konusu taşınmazın davacı ve diğer hissedarlar arasında fiilen taksim edildiğini, dava konusu dairenin dava dışı Cemal Turan hissesine düştüğünü onun da davalıya sattığını belirterek fiili taksim savunmasında bulunmuştur. Davalı fiili taksim savunmasında bulunduğuna göre bu konuda davalıya delillerini sunması için mehil verilmesi, delil bildirildiği takdirde toplanması, varsa davacı delillerinin de toplanarak varılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekir. Eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine, 15.05.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.