15. Ceza Dairesi 2013/25473 E. , 2016/3108 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : 1-TCK"nın 204/1, 62, 53 ve 51 maddeleri gereğince mahkumiyet
2-TCK"nın 158/1-f, 62, 52 ve 52/4 maddeleri gereğince mahkumiyet
Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın sigortalı olarak çalışmakta olduğu ve mağdur ... ...’nin sahibi ve yetkili temsilcisi olduğu ... Ltd şirketine ait ...Şubesinin muhatap olduğu, ... çek numaralı boş çeki habersizce alarak, 26/06/2007 keşide tarihli ve 4.500 TL bedelli olarak düzenleyip, arkasını da ilk ciranta olarak ciro etmek suretiyle satın aldığı mal karşılığında katılan .... Şirketine verdiği , bu suretle sanığın üzerine atılı suçları işlediği iddia edilen olayda;
Sanık savunmasında, çalıştığı şirket sahibi ..."nin çeki kendisine hatır çeki olarak düzenleyerek verdiğini ifade etmesine karşılık, mahkemede çekin ön yüzünün doldurulmuş bulunduğu halde mağdur ..."nın çeki kendisine verdiğini, kendisinin de çeki cirolayarak alınan mal karşılığında katılana verdiğini ifade ettiği, alınan bilirkişi raporunda, keşideci imzasının mağdur ..."ya ait olmadığının belirlendiği ancak mağdur şirket ile katılan şirket arasında 2006 ve 2007 yıllarında ticari ilişkinin mevcut bulunduğu ve sanık müdafisinin araştırma istediği hususların yeterince araştırılmamış olduğunun anlaşılması karşısında;
Gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespiti bakımından, katılan ....şirket ile mağdur ... Makine Ltd şirketinin ticari defter, kayıt ve belgeleri istenilerek, suç dönemine ait ticari ilişkilerde bu mal alımlarının ... Makine Ltd hesabına mı yoksa sevk irsaliyesinde bulunan sanığın imzası nedeniyle kendi kişisel hesabına mı alındığının, mal alım işlemlerini kimin yaptığının ve önceye ait ödemelerin ne şekilde sonuçlandığının araştırılıp, bilgi ve görgüsü olanların beyanları alınarak, varsa karşılıksız çek dosyalarının akibetleri soruşturularak tesbiti ve sanık ile mağdur ... arasındaki borç-alacak ilişkisinin ne olduğunun ve mağdur ..."nın aldığı 3.000 TL alacağın, sanığa verilen hatır çeki bedeli karşılığı olup olmadığının, ödemeye esas varsa banka kayıtları, diğer belgeler ile taraflardan alınacak beyanlarla belirlenip, tarafların aralarındaki ticari ilişkinin durumu ve çekin önceye dayanan borç ilişkisiyle verilip verilmediğinin bilirkişi raporu neticesinde açıklığa kavuşturulması sonrasında, suça konu çek üzerinde yazı ve rakamlar yönünden incelemenin eksik kaldığı ve sanığın savunmasında çelişkili beyanları bulunduğu anlaşıldığından, yaptırılacak bilirkişi incelemesiyle çekin ön yüzündeki yazı ve rakamların sanık ..."a mı yoksa mağdur ..."ye mi ait olduğunun tespitinden sonra, önceden doğan borç ilişkine karşılık suça konu çekin katılan şirkete verilmesi halinde dolandırıcılık suçunun oluşmayacağı ve mağdur ..."nın zımni rızası dahilinde katılana çekin ciro edilmesinde de sahtecilik suçları oluşmayacağı da gözetilerek, tüm deliller birlikte değerlendirilerek, sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiği halde, eksik inceleme neticesinde, yazılı şekilde karar verilmesi,
Kabule göre de;
1) 5237 sayılı TCK"nın 51/7. maddesi uyarınca hükümlünün denetim süresi içinde kasıtlı bir suç işlemesi halinde; ertelenen cezanın kısmen veya tamamen infaz kurumunda çektirilmesine, infaz aşamasında ve denetim süresi içinde işlenen kasıtlı suça ilişkin hüküm kesinleştikten sonra karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, hükümle birlikte kasıtlı bir suçun işlenmesi halinde ertelenen cezanın tamamen infaz kurumunda çektirilmesine karar verilmesi,
2)Sanığın TCK’nın “53. maddenin (1) numaralı fıkrasının (c) bendindeki hak ve yetkileri kullanmak yönündeki yoksunluğunun, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından “koşullu salıverilmesine kadar” diğer kişiler yönünden ise, “hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar” sürmesine karar vermek gerektiği gözetilmeden, 53. maddenin (3) numaralı fıkrasına aykırılık oluşturulması,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 Sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 Sayılı CMUK"nın 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA, 06.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.