15. Ceza Dairesi 2013/29453 E. , 2016/3104 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma
HÜKÜM : TCK"nın 155/2, 62, 52/2 maddeleri gereğince mahkumiyet
Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm,sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın katılan şirkette finans işleri sorumlusu olarak çalıştığı sürede, şirket adına yapmış olduğu tahsilatlardan 59.000 TL tutarındaki parayı uhdesinde tuttuğu, böylece sanığın üzerine atılı hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediği gerekçesine dayanan kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre,sanık müdafiin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Hapis cezası alt sınırdan tayin olunduğu halde ayrıca yasal ve yeterli gerekçe gösterilmeden aynı gerekçeyle adli para cezasına esas alınması gereken tam gün sayısının alt sınırdan uzaklaşılarak tayini suretiyle çelişkiye düşülmesi,
2-Sanık müdafinin katılanın zararını karşıladığına yönelik savunması ve hükümden sonra sanık müdafii tarafından ibraz edilen belgeye göre, zararın katılana tümüyle ödendiğine dair makbuz karşısında, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenebilmesi bakımından, katılan şirket yetkilisinin duruşmaya çağrılarak, sanık tarafından kendilerine yapılan ödemeler ile zararın hükümden önce giderilip giderilmediği, hükümden önce kısmi ödeme durumu sözkonusu ise, etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmasına rıza gösterip göstermediği sorularak, sonucuna göre, sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 168/2 maddesinin uygulanıp, uygulanmayacağının tartışılmaması,
3-5237 sayılı TCK’nin "Güvenlik Tedbirleri" başlıklı İkinci Bölümünün 53. maddesinin 1. fıkrasında düzenlenen, kişinin, kasten işlemiş olduğu suçtan dolayı hapis cezasına mahkûmiyetinin kanuni sonucu olan belli hak yoksunluklardan (a), (b), (d), (e) bentlerinde belirtilenlerin 53. maddenin 2. fıkrası gereğince "infaz tamamlanıncaya kadar", (c) bendinde belirtilen hak yoksunluğunun ise 53. maddenin 3. fıkrası gereğince "koşullu salıvermeye" kadar geçerli olacağının karar yerinde gösterilmemesi,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 06.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.