Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2013/5495 Esas 2013/9795 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/5495
Karar No: 2013/9795
Karar Tarihi: 10.06.2013

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2013/5495 Esas 2013/9795 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davalı şirket ile müvekkil şirket arasında imzalanan GSM hatları anlaşması sonrasında hizmetten memnun kalınmaması nedeniyle operatör değişikliği yapıldı. Ancak davalı şirket, sözleşmede belirtilen cezai şart bedelini talep etti. Bu nedenle müvekkil şirket itirazi kayıtla bedeli ödedi. Daha sonra müvekkil şirket, ödenen bedelin reeskont faizi ile birlikte tahsilini talep etti. Davalı vekili, davacının tacir olması nedeniyle davanın genel mahkemede görülmesi gerektiğini savundu. Ancak mahkeme, davanın Tüketici Mahkemesi'nde görülmesine karar vererek davanın lehine hüküm verdi. Temyizde ise Yargıtay, taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olmadığı gerekçesiyle davacının tacir olması nedeniyle davanın genel mahkemede görülmesi gerektiğine karar vererek Tüketici Mahkemesi'nin usul ve yasaya aykırı karar verdiğine hükmetti.
4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamında bir hukuki işlem varsa, taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir ilişki bulunmalıdır. Kanunun amacı içerisinde taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlem olması gerekmektedir. Mal, tüketici ve satıcı kavramları kanunda tanımlanmıştır.
3. Hukuk Dairesi         2013/5495 E.  ,  2013/9795 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (TÜKETİCİ) MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen istirdat davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
    Davacı vekili; müvekkili şirketin, şirket içerisinde kullanılacak GSM hatları ile ilgili olarak davalı şirket ile anlaşma imzaladığını, ancak verilen hizmetten memnun kalınmadığı için operatör değişikliği yapıldığını, bunun üzerine davalı şirketin sözleşme ile belirlenen cezai şart alacağını talep etmesi nedeniyle müvekkili şirketin itirazi kayıtla bu bedeli ödediğini ileri sürerek; müvekkili şirketçe ödenilen 10.095,80 TL"nin ödeme tarihinden işleyecek reeskont faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir.
    Davalı vekili; davacının tacir olması nedeniyle davanın genel mahkemede görülmesi gerektiğini savunmuştur.
    Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1.maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra Kapsam başlıklı 2.maddesinde “Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar.” hükmüne yer verilmiştir. Kanunun 3.maddesinde, kanunun uygulanmasıyla ilgili tanımlar yapılmış olup, mal “Alışverişe konu olan taşınır eşyayı”, tüketici “Bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişiyi”, satıcı ise “kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere, ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri” ifade eder, şeklinde tanımlanmıştır.
    Bir hukuki işlemin 4077 sayılı Kanun kapsamında kaldığının kabul edilmesi için kanunun amacı içerisinde taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir.
    Somut olayda; davacı tacir olup, imzaladığı kurumsal abonelik sözleşmesi uyarınca abone olduğu GSM hatlarını (şirket içinde) ticari amaçla kullanmıştır. Bu itibarla taraflar arasındaki ilişkiye 4077 sayılı kanun hükümlerinin uygulanmasının mümkün olmadığı anlaşılmaktadır.
    Mahkemelerin görevinin kamu düzenine ilişkin olması nedeniyle yargılamanın her aşamasında re’sen dikkate alınması gerekir. Bu nedenle, uyuşmazlığa genel mahkeme sıfatıyla bakılması gerekirken Tüketici Mahkemesi sıfatıyla bakılması usul ve yasaya aykırıdır.
    Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK. nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 10.06.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.