18. Ceza Dairesi 2018/7673 E. , 2019/2845 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hakaret, yaralama
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece bozma üzerine verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre, duruşmalı temyiz isteminin yasal süresinde yapılmadığı anlaşılmakla, sanık müdafiin duruşmalı inceleme isteminin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollaması ile 1412 sayılı CMUK"nın 318. maddesi uyarınca REDDİNE, karar verilerek dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Bozmaya uyularak yapılan yargılamada, vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
A- Sanığa yükletilen hakaret eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerin ve bu eylemlerin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Cezaların kanuni bağlamda uygulandığı,
Anlaşıldığından, sanık ... müdafiinin ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA,
B- Sanık hakkında yaralama suçundan kurulan hükmün temyizine gelince;
Başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Yerel Mahkemenin 23/09/2013 tarih ve 2009/249 Esas, 2013/356 sayılı kararının sanık müdafii tarafından temyizi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 4. Ceza Dairesi"nin 25/10/2017 tarih ve 2015/11395 Esas, 2017/23431 Karar sayılı ilamı ile katılan ...’nın soruşturma aşamasında alınan ilk beyanında kendisini darp eden şahısların Enver ve ... olduklarını belirtmesi, ikinci beyanında ise tüm sanıklar tarafından darp edildiğini iddia etmesi, yargılama aşamasında bu hususta açık bir beyanda bulunmaması karşısında kasten yaralama eylemini gerçekleştiren kişiler arasında sanığın olup olmadığının yöntemince tartışılmadan yetersiz gerekçeyle sanık hakkında kasten yaralama suçundan mahkumiyet hükmü kurulduğu gerekçesiyle bozulduğu, mahkemece bozmaya uyulduğu halde, bozma üzerine yapılan yargılamada katılanın dinlenmesinden vazgeçilerek ve kendisini darp eden şahıslar arasında sanığın bulunup bulunmadığı hususu açıklattırılmadan eksik inceleme ile karar verilmesi,
Kabule göre de;
Tekerrüre esas sabıkası bulunmayan sanık hakkında uygulanma imkanı bulunmadığı halde yazılı şekilde TCK"nın 58/3. maddesi de gerekçe gösterilerek seçimlik cezalardan hapis cezasının tercih edilmesi,
Kanuna aykırı, sanık ... müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince yürürlükte olan 1412 sayılı CMUK"nın 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 12/02/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.