Abaküs Yazılım
6. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/3900
Karar No: 2012/7840

Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2012/3900 Esas 2012/7840 Karar Sayılı İlamı

6. Hukuk Dairesi         2012/3900 E.  ,  2012/7840 K.
  • İTİRAZIN İPTALİ
  • MENFİ TESPİT DAVASI
  • CEZAİ ŞART - TEMİNAT
  • BORÇLAR KANUNU (818) Madde 248

"İçtihat Metni"

ÖZET: DAVACI TARAFINDAN DAVALIYA AİT TURİSTİK TESİS KİRALANMIŞ, İŞLETME RUHSATININ EN GEÇ KİRA BAŞLANGIÇ TARİHİNE KADAR KİRALAYAN TARAFINDAN TESLİMİ GEREKMESİNE RAĞMEN BU KOŞUL YERİNE GETİRİLMEMİŞ, BU NEDENLE TESİS BELEDİYECE MÜHÜRLENMİŞ, KİRALAYAN TARAFINDAN KİRACIYA 10.000 USD TUTARINDA TEMİNAT SENEDİ VERİLMİŞTİR. CEZAİ ŞART, ESAS BORCA BAĞLI OLARAK VÜCUDA GELEN VE BORÇLUNUN BORCUNU İFA ETMEMESİ VEYA GEÇ YERİNE GETİRMESİ VEYA NOKSAN İFA ETMESİ HALİNDE, ALACAKLIYA MUAYYEN BİR MEBLAĞI ÇOĞUNLUKLA BİR MİKTAR PARANIN TEDİYESİ ŞARTINI KAPSAYAN BİR TAAHHÜTTÜR. SÖZLEŞMEYE GÖRE, DAVALI KİRALAYAN TA­RAFINDAN DAVACI KİRACIYA VERİLEN SENEDİN MUAYYEN BİR MEBLAĞIN TEDİYESİ ŞEKLİNDEKİ CEZAİ ŞARTTAN ÇOK, MUHTEMEL ZARARLARININ KARŞILANMASI VE TAHSİLİNDE KOLAYLIK SAĞLAYAN TEMİNATA İLİŞKİN OLDUĞU, KİRALANANDAKİ HUKUKİ AYIBIN DAVALI KİRALAYAN TARAFINDAN GİDERİLMEDİĞİ ANCAK BU AYIBA RAĞMEN KULLANILDIĞI GÖZETİLEREK KİRACININ ZARARININ TESPİTİ GEREKLİDİR.

Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan itirazın iptali ve menfi tespit davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup, gereği görüşülüp düşünüldü.

Dava, itirazın iptali, birleşen dava ise menfi tespit istemine ilişkindir. Mahkemece asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

1- Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına ve takdirde de bir isabetsizlik bu­lunmamasına göre davalı vekilinin menfi tespit istemi hakkında verilen hükme yönelik temyiz itirazları yerinde değildir.

2- Davalı vekilinin itirazın iptali davasında verilen hükme ilişkin temyiz itirazlarına gelince;

İtirazın iptaline ilişkin dava dilekçesinde davacı vekili; davalıya ait turistik tesisin bir bölümünün müvekkili tarafından kiralandığını, sözleşme koşullarına göre işletme ruhsatının en geç kira başlangıç tarihine kadar kiralayan tarafından müvekkiline tesliminin gerektiğini, ancak bu koşulun yerine getirilmemesi nedeniyle tesisin belediyece 14.07.2003 tarihinde mü­hürlendiğini, sözleşmeden doğan zararların karşılanması aksi halde teminat için verilen 10.000 USD bedelli senedin tahsile konulacağının davalıya ihtar edildiğini, olumlu bir sonuç alınamayınca da senedin İzmir Dokuzuncu İcra Müdürlüğü’nün 2003/5428 sayılı dosyası ile takibe konulduğunu, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek haksız itirazın iptali ve %40 icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir. Birleşen davada ise; kira karşılığı verilen 15.08.2003 vade tarihli 5.000 TL’lik senet nedeniyle borçlu olmadığının tespitini istemiştir. Davalı kiralayan vekili ise, tesisin eksiksiz bir şekilde davacıya teslim edildiğini, yaz sezonu boyunca kiralananın işletildiğini, tesisin işletilememesi gibi bir durumun söz konusu olmadığını, davacının bakiye 7.000 TL kira parasını ödemediğini, sözleşmenin 5. maddesi uyarınca verilen 10.000 USD tutarındaki senedin davacının ödemeyi taahhüt ettiği kira parasına kar­şılık olarak verildiğini, tesisin mühürlendiği halde işletilmeye devam edildiğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, tesisin belediyece mü­hürlenmesi nedeniyle davacının sözleşmenin 5. maddesi uyarınca verilen te­minat senedindeki bedeli istemekte haklı olduğundan itirazın iptali isteminin kabulüne, birleşen davada ise kira bedeline ilişkin olumsuz tespit istene­meyeceğinden menfi tespit davasının reddine karar verilmiştir.

Davada dayanılan ve hükme esas alınan 30.04.2003 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bu­lunmamaktadır. Sözleşmenin 1. maddesinde sözleşme konusunun, turistik te­sisin bir bölümü olan 6 adet bungalov, restoran, kafeterya, market ve barın işletilme hakkının devrine ilişkin olduğu belirtilmiştir. Kira parası yıllık 17.000 TL olarak belirlenmiştir. Sözleşmenin 4. maddesinde çalışma ruhsatı, vergi levhası gibi tüm unsurların kiralayan tarafından tamamlanacağı ve kira başlangıç tarihi itibariyle kiracıya teslim edileceği kararlaştırılmış, 5. maddede ise kiralayan tarafından kiracıya 10.000 USD tutarında teminat senedi verildiği belirtilmiştir. Sözleşmedeki düzenlemeden, teminat senedinin işletme ruhsatı ve benzeri aksaklıklar nedeniyle kiracının muhtemel zararlarına ve ödeyeceği kira parasına karşılık olarak verildiği anlaşılmaktadır. İşletme ruhsatının te­minine ilişkin borcun davalı kiralayan tarafından yerine getirilemediği ve tesisin belediyece 14.07.2003 tarihinde mühürlendiği belirlenmiştir. Cezai şart esas borca bağlı olarak vücuda gelen ve borçlunun borcunu ifa etmemesi veya geç yerine getirmesi veyahut noksan ifa etmesi halinde, alacaklıya muayyen bir meblağı çoğunlukla bir miktar paranın tediyesi şartını kapsayan bir taahhüttür (BK 158-161). Sözleşmenin 5. maddesinin düzenleme şekline göre davalı kiralayan tarafından davacı kiracıya verilen senedin muayyen bir meb­lağın tediyesi şeklindeki cezai şarttan çok muhtemel zararlarının karşılanması ve tahsilinde kolaylık sağlayan teminata ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Mah­kemece sözleşmedeki bu koşulun cezai şart olarak nitelendirilmesi somut olaya uygun düşmemiştir. Davacı kiralanandaki hukuki ayıbın davalı kiralayan tarafından giderilmediğini iddia etmiş, davalı ise kiralananın bu ayıba rağmen kullanıldığını savunmuştur. Mahkemece sözleşmenin 4. ve 5. maddeleri birlikte değerlendirilerek mevcut delillere göre kanıtlanması durumunda davacı ki­racının zararının tespiti ile sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi hatalı olmuştur.

Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.

S o n u ç: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle menfi tespit istemine ilişkin hükmün (ONANMASINA), 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle itirazın iptaline ilişkin hüküm kısmının (BOZULMASINA), 24.05.2012 tari­hinde oybirliğiyle karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi