Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/23978
Karar No: 2015/3452
Karar Tarihi: 26.2.2015

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2014/23978 Esas 2015/3452 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2014/23978 E.  ,  2015/3452 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacı vekili, davalı aracının, kırmızı ışık ihlali yaparak müvekkiline ait araca çarptığını, müvekkilinin aracının pert olduğunu, tespit raporuna göre sovtaj indiriminden sonra 4.000 TL bakiye zarar kaldığını, davalı aleyhinde İstanbul 6.İcra Müdürlüğü"nün 2011/16474 sayılı dosyasında icra takibi yapıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu, davalının olayda kusurlu olduğunu belirterek itirazın iptali ile takibin devamına ve inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı vekili, kazanın oluşunun yanlış aksettirildiğini, kaza sonucu her iki aracında burun tarafları hasarlandığı halde davacı tarafça bu kaza ile ilgisi olmayan parçalarında kaza ile ilişkilendirildiğini, tespit raporunu kabul etmediklerini, hasar miktarının fahiş olduğunu, kusur irdelemesi yapılmadığını, davacının taraflar arasında düzenlenen kaza tespit tutanağını imzalamadığını, sigorta şirketine bildirim yapılmasını engellediğini, kusurun davacıda olduğunu belirterek davanın trafik sigortacısına ihbarını ve reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile davalının, ...İcra Müdürlüğü"nün 2011/16474 sayılı dosyasına vaki itirazının 3.000 TL asıl alacak üzerinden iptaline, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına, icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1- Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen maddi tazminata ilişkin

    hesaplamanın hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir. Araçların sürücüleri kendilerinin yeşil ışıkta, karşı sürücünün kırmızı ışıkta geçtiğini ileri sürmüşlerdir. Sürücüler arasında maddi hasarlı trafik kazası tespit tutanağı düzenlenmiş ise de; davacı sürücü krokinin yanlış çizildiğinden bahisle tutanağı imzalamamıştır.
    Davacı, davalının olayda kırmızı ışık ihlali nedeniyle tamamen kusurlu olduğunu ileri sürerek işbu davayı açmıştır. Davalı tanıkları dinlenmiş; davalının davacı aracında oluşan hasar bedelini (tahmini olarak tanık Adem tarafından belirlenen 600-700 TL) ödemeyi teklif ettiğini, davacının bunu kabul etmediğini, davacının kırmızı ışık ihlali yaptığını, tanık Adem Bakır"ın oto tamircisi olup davalı aracının kazada patlayan lastiğini değiştirdiğini belirtmişlerdir. Davalı asıl, davacıya aracını tamir ettirmesini, parası yoksa yardımcı olacağını, tanıdığı tamircide araçları yaptırmasını önerdiğini beyan etmiştir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davalı tanıklarının aradan geçen zamana rağmen olayı detaylı şekilde anlatmaları ve davalının kusurlu olmaması halinde hasarı ödemeyi teklif etmesinin hayatın olağan akışına uygun bulunmaması sebebiyle tanık beyanlarına itibar edilmemiş; davalının kırmızı ışık ihlalinden 6/8, davacının kavşağın boşalmasını beklemeden kavşağa girmesi sebebiyle 2/8 oranında kusurlu oldukları bildirilmiştir. Davalı vekilinin itirazı üzerine, mahkemece, davalı tarafın itirazları dikkate alınarak yeniden Adli Tıp Kurumundan kusur konusunda rapor alınmasına karar verilmiş; Adli Tıp Kurumu 16.1.2014 tarihli cevabında; sağlıklı şekilde kusur oranının tespiti için olay yerinde keşif yapılarak, ışıkların durumunun da işaretlenerek, yol genişliğinin çarpışma noktasının ve ışıklara mesafesinin, taraf sürücü ve tanıkları da bulundurularak kroki üzerinde ayrıntılı olarak gösterildikten sonra kusur tespiti raporu düzenlenebileceği belirtilerek, dosya mahkemesine gönderilmiştir. Mahkemece ATK cevabından sonra, yeniden bilirkişi incelemesi yapılmasına gerek görülmediğinden bahisle, davalı tarafça itiraz edilen rapora göre hüküm kurulmuştur. Raporun hükme elverişli olduğu kanaatinde olan mahkeme, davalının itirazını reddederek bu rapora göre karar verebilirdi. Ancak raporu yeterli kabul etmemiş olacak ki davalı tarafın itirazları doğrultusunda

    ATK"dan kusur raporu alınmasına karar verilmiştir. Soyut gerekçe ile ara kararından dönülmesi de doğru değildir.
    Bu durumda mahkemece ATK cevabına göre, mahallinde taraf sürücüleri ve tanıklarınında katılımıyla keşif yapılarak, kusur konusunda uzman önceki bilirkişi dışında bir başka bilirkişiye olay tarihindeki ışıkların durumu (olay tarihindeki durumunda değişiklik olup olmadığı da merciinden araştırılarak) yol genişliği, çarpışma noktası ve çarpışma noktasının ışıklara mesafesini gösteren ayrıntılı bir kroki düzenlettirilmesi, daha sonra dosyanın ATK (İstanbul Trafik İhtisas Dairesi)"na gönderilerek sürücülerin kusur durumunun tespiti hususunda ayrıntılı, gerekçeli, denetime elverişli, önceki raporunda irdelendiği bir rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu gibi eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazının reddine, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 26.2.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi