Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2014/2940 Esas 2014/5795 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/2940
Karar No: 2014/5795

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2014/2940 Esas 2014/5795 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2014/2940 E.  ,  2014/5795 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasında görülen dava sırasında davalı vekili tarafından reddi hâkim yoluna başvurulmuştur.
    Ret talebini inceleyen merci tarafından verilen kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmiş olmakla, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Taraflar arasında görülen dava sırasında davalı vekili tarafından 24.01.2014 havale tarihli dilekçe ile "... ... İcra Müdürlüğü"nün 2013/10481 sayılı takip nedeniyle Asliye Hukuk Mahkemesi"ne açılan ve görevsizlikle Sulh Hukuk Mahkemesi"ne gönderilen davada, davacı taraf vekili Av. ..."nun mahkeme hâkiminin eşi olduğundan HMK"nun 36. madde şartlarının oluştuğu..." gerekçesiyle reddi hâkim yoluna başvurulmuştur.
    Reddedilen Hâkim ... "nun, talebin reddinin gerektiği yönündeki görüşü üzerine dosyayı inceleyen merci tarafından reddi hâkim talebinin yerinde olmadığına ilişkin verilen karar, davalı vekili Av. ... tarafından temyiz edilmiştir.
    1136 sayılı Kanunun 13. maddesine göre "Bir hâkim veya cumhuriyet savcısının eşi, sebep veya nesep itibariyle usûl ve füruundan veya ikinci dereceye kadar (Bu derece dahil) hısımlarından olan avukat, o hâkim veya cumhuriyet savcısının baktığı dava ve işlerde avukatlık edemez."
    Somut olayda, davalı vekili, görevsiz mahkemede dava açan davacı vekilinin, görevsizlikle gönderilen sulh hukuk mahkemesi hâkiminin eşi olduğu gerekçesiyle hâkimin reddi yoluna başvurulmuş ise de, yukarıda belirtilen 1136 sayılı Avukatlık Kanunun 13. maddesinin amir hükmü nedeniyle, hâkim ya da cumhuriyet savcısının eşi olan bir avukat eşinin yetkili olduğu mahkemede avukatlık yapamaz. Özel kanun hükmü uyarına, davacı vekili yasaklı durumunda bulunduğundan, HMK"nın 36. maddesi uyarınca bu durum hâkimin tarafsızlığını şüpheye düşüren neden olarak değerlendirilmez. Kaldı ki, görevsizlik kararı verildikten sonra, davacı vekili istifa etmiş ve duruşmalara, davacı adına bir başka vekil devam etmiştir. Hal böyle olunca hâkimin reddi için ileri sürülen hususlar H.M.K.’nın 36. maddesinde tanımı yapılan sebeplerden olmadığından yazılı şekilde karar verilmesine bir isabetsizlik yoktur. Ancak, H.M.K. 42 ve 292 ve devamı maddelere göre, reddi hâkim istemine ilişkin olarak uyuşmazlığı çözecek nitelikte bir karar verilmesi gerekirken, merci kararında "Yerinde Olmadığına" karar verilmesi doğru değil ise de; bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple; merci kararının 1. bendinde yer alan “Yerinde Olmadığına” ibaresi kaldırılarak, bunun yerine, “Reddine” ibaresi yazılmak suretiyle düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla H.U.M.K.’nın 438/7. maddesine göre bu düzeltilmiş şekliyle ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 27/05/2014 günü oy birliği ile karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.