20. Hukuk Dairesi 2014/2229 E. , 2014/5771 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ile davalılardan Hazine ve Orman Yönetimi vekilleri tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı ..., 27.08.2004 tarihli dilekçeyle; sınırlarını bildirdiği ... Köyünde bulunan 10 dönüm yüzölçümündeki taşınmazın genel kadastroda tapulama dışı bırakıldığını, emek ve para sarfı ile 1968-1970 yıllarında imar ve ihya edilerek o tarihten sonra tarım alanı olarak kullanıldığını ileri sürerek, taşınmazın adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece davanın kabulüne, teknik bilirkişi krokisinde (A) harfi ile gösterilen 2952 m2 yüzölçümündeki taşınmazın davacı adına tesciline karar verilmiş, hüküm davalı Hazine, ... Büyükşehir Belediyesi ve ... Belediyesi tarafından temyiz edilmekle, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 02.04.2009 gün ve 2008/15974 E. - 2009/5619 K. sayılı kararı ile bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; "Zilyedlik ve orman araştırmasının hükme yeterli olmadığı, yöreye ait en eski tarihli ve davanın açıldığı tarihten 20 yıl öncesine ait steroskopik hava fotoğrafları ve bu fotoğraflara dayanılarak üretilmiş orijinal renkli memleket haritaları bulunduğu yerlerden istenerek, ziraat fakültelerinin toprak bölümünden mezun olan bir ziraat mühendisi, bir harita-kadastro mühendisi ve üç orman yüksek mühendisinden oluşturulacak bilirkişi kurulu marifetiyle yeniden araştırma yapılması" gereğine değinilmiştir.
Mahkemece bozma kararına uyulduktan sonra, zilyedlik koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... vekili ile davalılardan Hazine ve Orman Yönetimi vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, Medenî Kanunun 713. maddesi hükmü uyarınca tapusuz olan taşınmazın tescili istemine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde dava tarihinden önce yapılıp kesinleşen orman kadastrosu bulunmamaktadır.
Genel arazi kadastrosu işlemi 1952 yılında yapılmış ve 03/02/1953 – 04/03/1953 tarihleri arasında ilân edilerek 05/03/1953 tarihinde kesinleşmiştir. Kesinleşme tarihi ile davanın açıldığı tarih arasında 20 yıllık süre geçmiştir.
1) Orman Yönetiminin temyiz itirazları bakımından; çekişmeli taşınmazın 1957 tarihli hava fotoğrafında çalılık niteliğinde, % 5-8 eğimli, orman sayılmayan yerlerden olduğu gibi, başlangıçtan beri davada taraf olan Orman Yönetiminin mahkemeye sunduğu cevap dilekçesiyle orman olarak tescil talep ettiği, daha sonra da 06.05.2013 tarihli dilekçesiyle aynı istemle müdahil olmak istediği, ancak her iki dilekçesini de harçlandırmadığından, orman olarak tescil konusunda usûlünce açılmış dava ve aktif katılımından sözedilemeyeceğinden temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2) Hazinenin temyiz itirazları bakımından; Hazine; 27.02.2007 tarihli dilekçe ile taşınmazın Hazine adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir. 492 sayılı Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi uyarınca Hazine harçtan muaf olduğundan katılma harcı ödemesine gerek yoktur. Uzman bilirkişi raporlarında, taşınmazın kuzey kesiminde (B) harfiyle işaretli 1144 m2"lik taşınmazın Devletin hüküm ve tasarrufu altında, taşlık niteliğinde olduğu belirtildiğine göre, (B) harfi bölümü hakkında Hazinenin tescil istemi konusunda bir karar verilmelidir.
3) Davacı ..."ün temyiz itirazlarına gelince;
Mahkemece (B) harfiyle işaretli taşınmaz bölümü yönünden kazandırıcı zamanaşımı yolu ile taşınmaz edinme koşullarının oluşmadığı doğru olarak belirlenmişse de; (A) harfi ile işaretli 2952 m2 taşınmaz bölümünün orman sayılmayan yerlerden olduğu, davacının 1960 yılından itibaren taşlıktan imar ve ihya ettiği, üzerinde ev ve 20-25 yaşlarında incir, zeytin, dut ağaçları bulunduğu, eğimi % 4-5 civarında, sınırlarında yol, ... adına belgesizden tespit edilen 181 ve 165 sayılı parsellerin bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda, 3402 sayılı Kanunun 14 ve 17. maddelerinde yazılı zilyedlikle kazanmayı sağlayan koşulların davanın açıldığı ve aynı zamanda taşınmazın imar planı içine alındığı 2004 yılına kadar davacı yararına oluştuğu kabul edilerek (A) harfi ile işaretli taşınmazın davacı adına tesciline karar verilmesi gerekirken, aksi düşünce ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
SONUÇ: 1) Yukarıda birinci bentde açıklanan nedenlerle; Orman Yönetiminin temyiz itirazlarının REDDİNE;
2) İkinci ve üçüncü bentlerde açıklanan nedenlerle Hazinenin taşınmazın (B) harfli bölümüne yönelik; davacı ..."ün (A) harfli bölümüne yönelik temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün bu bölümler yönünden BOZULMASINA, davacının yatırdığı temyiz harcının istek halinde iadesine 27/05/2014 günü oy birliği ile karar verildi.