Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; 1)Sanık hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın 13/09/2010 tarihinde kesinleşerek denetim süresinin başladığı, ihbar olunan Rize 2. Sulh Ceza Mahkemesi"nin 13/09/2012 tarih ve 2011/247 Esas ve 2012/804 Karar sayılı dosyasındaki suç tarihinin 10/08/2010 olduğu, sanığın denetim süresi başlamadan önce işlediği suç nedeniyle hükmün açıklanma koşullarının oluşmadığı gözetilmeden CMK"nın 231/11 maddesine aykırı şekilde hükümler kurulması, 2) Kabule göre de; a)Hükmün açıklanmasına neden olan kasıtlı suçun, TCK"nın 234/3. maddesi uyarınca hükmolunan çocuğun alıkonulması olması, 02/12/2016 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaşma hükümleri yeniden düzenlenmiş ve sanığa isnat edilen bu suç önceden de uzlaşma kapsamında ise de, 6763 sayılı Kanun"un 34. maddesiyle, 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesinin 24 ve 25. fıkralarındaki uzlaştırma bürosuna ilişkin düzenleme dikkate alınıp, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 2 ve 7. maddeleri de gözetilerek, uzlaştırma işlemi uygulanarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun bu kapsamda tekrar değerlendirilip belirlenmesinde zorunluluk bulunması karşısında, çocuğun alıkonulması suçu yönünden, uyarlama yargılaması yapılıp yapılmadığı araştırılarak, anılan hüküm yönünden uzlaştırma işleminin olumlu sonuçlanmış olması durumunda, sanığın denetim süresinde işlediği başkaca kasıtlı suçlardan mahkum olup olmadığı tespit edilip sonucuna göre, açıklanması geri bırakılan hükmün açıklanıp açıklanmayacağının değerlendirilmesi zorunluluğu, b)Sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildikten sonra kasten yeni bir suç işlenmesi nedeniyle hüküm açıklanırken, 5271 sayılı CMK"nın 231/11. maddesinin 1. cümlesi gereğince hükmün açıklanmasıyla yetinilmesi yerine, kasten yaralama suçlarından kurulan hükümlerdeki hapis cezalarının paraya çevrilmesi ve silahla tehdit suçundan kurulan hükümdeki hapis cezasının da ertelenmesine karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, iki numaralı bozma nedenleri diğer yönleri incelenmeksizin HÜKÜMLERİN 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 02/07/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.