Nitelikli dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2013/32559 Esas 2016/3052 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2013/32559
Karar No: 2016/3052
Karar Tarihi: 06.04.2016

Nitelikli dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2013/32559 Esas 2016/3052 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanıkların yönetici oldukları bir şirketten aldıkları kredi borcunu ödemedikleri iddiasıyla nitelikli dolandırıcılık suçundan yargılandıkları belirtiliyor. Ancak mahkeme dosya kapsamına göre sanıkların beraatine karar vermiştir. Kararın gerekçesi ise, önceden doğmuş bir zarar veya borç için dolandırıcılık suçunun oluşmayacağıdır. Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun kararı da bu yönde olduğu belirtilirken, mahkeme tarafından sanıkların beraat kararı uygun görülmüştür.
Kanun maddeleri:
- Türk Ceza Kanunu'nun 157. maddesi (Nitelikli dolandırıcılık suçu)
15. Ceza Dairesi         2013/32559 E.  ,  2016/3052 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık
    HÜKÜM : Beraat

    Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanıkların beraatlerine ilişkin hükümler katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Sanıklar ..., ... ve ..."in ... Şirketinin ortak ve yöneticileri oldukları, sanıkların, alacaklarını katılana devreden ...Bankasında genel kredi sözleşmesi imzaladıkları ve teminat olarak sanıklar ... ile ..."nın çeklerini verdikleri ancak kredi borcunu ödemedikleri, sanıklar ... ile ..."ın ... Şirketi isimli başka bir firmada ortak olduklarının tespit edildiği, sanık ......"nın ise icra takiplerine imza itirazında bulunduğu, bu suretle sanıkların nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediklerinin iddia edildiği olayda; sanıkların ifadelerinde, borçlarını kabul ettikleri, sanıklar ... ile ..."in, başka bir şirkette ortak olmalarının verilen çeki geçersiz hale getirmediği, sanık ... tarafından imza itirazında bulunulduğu sabit olmakla birlikte, ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 03.03.1998 tarih ve 6/8-69 E. K. sayılı kararında da açıklandığı üzere; önceden doğmuş bir zarar veya doğmuş bir borç için hileli davranışlarda bulunulması halinde zarar veya borç kandırıcı nitelikteki davranışlar sonucu doğmayacağından dolandırıcılık suçunun oluşmayacağı anlaşılmakla, dosya kapsamına göre, sanıkların beraatlerine yönelik kabulde isabetsizlik görülmemiştir.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; katılan vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle, hükümlerin ONANMASINA, 06/04/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.








    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.