Tebliğname no : 12 - 2012/59351
Mahkemesi : Malatya 1. Ağır Ceza Mahkemesi
Tarihi : 20.12.2011
Numarası : 2011/38- 2011/240
Suç : Taksirle öldürme

Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii ile katılanlar vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın idaresindeki otobüsle meskun mahal dışında yol çalışması nedeniyle daraltılmış ve tek şeridin gidiş gelişli olarak çift yönlü trafik akımının sağlandığı yolda, karşıdan gelen ve ölen H..Y..kullandığı aracın direksiyon hakimiyetini kaybederek sanığın şeridine girmesi sonucunda, sanığın kullandığı şeridin sağında bankette çarpışmaları şeklinde gerçekleşen olayda, sanığın hızının olaya etkisinin bulunmadığı, sanığa hızı nedeniyle tali kusur atfeden bilirkişi raporları oluş ve dosya kapsamına uygun olmayıp, olayda kusuru bulunmayan sanığın beraati yerine, yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 06/02/2014 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

MUHALEFET ŞERHİ:

Sanığın idaresindeki otobüsle, yağışlı havada, ıslak zeminde, sabaha karşı seyri sırasında, yol çalışmasından dolayı tek şeritten gelişli gidişli olarak seyrettiği yolda, levhalardan da anlaşılacağı üzere , 30 km/saat hızla gitmesi gerekirken, takograf çıktısından da anlaşılacağı üzere90 km hızla gitmek suretiyle hız sınırlarını % 30"dan fazla aştığı gibi, Karayolları Trafik Kanununun 52/a maddesine göre "Kavşaklara ve tepe üstlerine yaklaşırken, dönemeçlere girerken, dönemeçli yollarda ilerlerken, yaya geçitlerine, hemzemin geçitlere, tünellere, dar köprü ve menfezlere yaklaşırken, yapım ve onarım alanlarına girerken, hızlarını azaltmak," zorunda olduklarına dair hükümlere de uymaması ve, karşıdan gelen aracı gördüğünde, sağa direksiyon tedbirine başvurmuşsa da hızından dolayı olayı önleyemediği, dosya içindeki raporlara göre de tali kusurlu kabul edilmesi gerektiği, bu nedenle mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görmeyip hükmün onanması düşüncesiyle bozma yönündeki çoğunluk görüşüne katılmıyoruz.