20. Hukuk Dairesi 2014/3361 E. , 2014/5717 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı, ... Asliye Hukuk Mahkemesine verdiği dava dilekçesinde, sınırlarını bildirdiği ... Beldesi 216 sayılı parsel bitişiğindeki taşınmazın tapuda kayıtlı olmadığını, kazandırıcı zamanaşımı zilyedliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının yararına oluştuğunu iddia ederek, Medeni Kanunun 713. maddesi hükmüne göre adına tescili istemiyle dava açmıştır.
Davalı Hazine ve Orman Yönetimi vekili, davanın reddine karar verilmesini savunmuş ve tescile konu taşınmazın TMK."nun 713. maddesinin altıncı fıkrası uyarınca Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece; davanın kabulüne, 10.04.2007 tarihli fen bilirkişi raporunda (A) ile gösterilen 1519 m2 ve (B) ile gösterilen 3049 m2 ve (C) ile gösterilen 2024 m2 harfli bölümlerin tarla niteliğiyle davacı ... adına tapuya tesciline karar verilmiş, davalılar Hazine ve Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmesi üzerine hüküm, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 29/04/2009 tarihli ve 2009/4929 E. – 7088 K. sayılı kararı ile bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; "Mahkemece yapılan araştırmanın yeterli olmadığı açıklandıktan sonra Orman Yönetimi tarafından çekişmeli yerlerin muhafaza ormanı olduğu iddia edildiğinden öncelikle çekişmeli taşınmazın 6831 sayılı Kanunun 3, 23 ve 24. maddeleri, 13.08.1984 tarihli ve 18492 sayılı Resmî Gazetede yayımlanan Muhafaza Ormanlarının Ayrılması ve İdaresi Hakkındaki Yönetmelik uyarınca orman bilirkişiden rapor alınması, taşınmazın muhafaza ormanı kapsamında bulunup bulunmadığının tam olarak belirlenmesi, muhafaza ormanı kapsamında bulunması halinde taşınmazın zilyetlikle kazanılması mümkün olmadığından gerçek kişinin davasının reddine karar verilmeli, bundan ayrı, yöreye ait en eski tarihli memleket haritası ve hava fotoğrafları uygulanmalı, zilyetlik koşulları da araştırılarak sonucuna göre bir hüküm kurulmalı" denilmiştir.
... Asliye Hukuk Mahkemesince bozma kararına uyulduktan sonra, çekişmeli taşınmazın bulunduğu ... Beldesinin yeni kurulan ... İli, ... İlçesine dahil edildiği ve HSYK’nun 08/05/2008 tarih 189 sayılı kararı ile de ... İlçesinin, ... Asliye ve Ceza Mahkemeleri yargı alana dahil edildiği gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir.
... 7. Asliye Hukuk Mahkemesince; davacı ...’in davasının reddine, katılan karşı davacı ... Yönetiminin davasının kabulüne, ... Köyünde bulunan ve Harita Mühendisi Bilirkişi ..."nın 24.06.2013 tarihli kroki ve raporunda (A) harfiyle gösterilen 1.588,24 m²"lik, (B) harfiyle gösterilen 3.151,67 m²"lik ve (C) harfiyle gösterilen 1.658,15 m²"lik taşınmazların orman vasfı ile Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, Medeni Kanunun 713. maddesi hükmü uyarınca tapusuz olan taşınmazın tescili istemine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce orman kadastrosu yapılmamıştır. Genel arazi kadastrosu işlemi 1957 yılında yapılmış ve kesinleşmiştir.
Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince uzman orman bilirkişi tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu belirlenerek yazılı şekilde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak, davacı ...’in davasının ret sebebi ortak olmasına rağmen davalılar Hazine ve Orman Yönetimi lehine tek vekâlet ücretine hükmedilmesi gerekirken, ayrı ayrı vekâlet ücreti takdiri doğru görülmemiş ise de, bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple; hüküm fıkrasının 7, 8 ve 9 numaralı bentleri hükümden çıkartılarak bunun yerine “Davalı Hazine, Oman Genel Müdürlüğü ve ... vekil ile temsil edildiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgâri Ücret Tarifesine göre hesap ve takdir edilen 1645,47.-TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,” ibaresi yazılmak suretiyle düzeltilmesine ve 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla H.U.M.K’nun 438/7. maddesine göre bu düzeltilmiş şekliyle ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 26/05/2014 günü oy birliğiyle karar verildi.