19. Ceza Dairesi 2015/6312 E. , 2015/7695 K.
"İçtihat Metni"Tebliğname No : 7 - 2012/198068
MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu Fikri ve Sınaî Haklar Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 20/03/2012
NUMARASI : 2009/398 (E) ve 2012/170 (K)
SUÇ : 5846 Sayılı Kanuna Aykırılık
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
I-Sanık N. K."ın temyiz talebi yönünden yapılan incelemede,
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Yükletilen suçun sanık tarafından işlendiğinin kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanun"da öngörülen suç tipine uyduğu,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
Ancak,
S. Müzik A.Ş vekili 27/06/2011 havaleli dilekçesi ile şikayetçi olup katılma istemediğini beyan etmesine rağmen, katılmasına karar verilip lehine dilekçe yazım ücretine hükmolunması,
Kanuna aykırı ve sanığın temyiz iddiaları yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenle BOZULMASINA, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesi uyarınca bu aykırılık, yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bulunduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktasının; tebliğnameye aykırı olarak, hüküm fıkrasındaki "S. Müzik A.Ş lehine verilen dilekçe yazım ücretine ilişkin fıkranın çıkartılması suretiyle DÜZELTİLMESİNE ve başkaca yönleri Kanun"a uygun bulunan hükmün bu bağlamda ONANMASINA,
II-Sanık Ş. T. "ın temyiz talebine gelince,
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Yargıtay Ceza Genel Kurulunu Dairemizin de benimsediği 08/04/2014 tarih 2013/7-591 Esas-2014/171 karar sayılı kararında açıklandığı üzere, bandrol yükümlülüğüne aykırılık suçlarında suçun mağdurunun doğrudan eser sahipleri olmayıp toplum olduğu cihetle; UYAP ortamında yapılan araştırmada benzer eylemler nedeniyle sanık hakkında İstanbul 1.Fikri ve Sınai Haklar Ceza Mahkemesinin 23/10/2008 tarih ve 2007/295 Esas, 2008/1397 sayılı, İstanbul 2. Fikri ve Sınai Haklar Ceza Mahkemesinin 09/06/2009 tarih ve 2007/401 Esas, 2009/1115 sayılı, İstanbul 3. Fikri ve Sınai Haklar Ceza Mahkemesinin 15/04/2008 tarih ve 2007/339 Esas, 2008/286 sayılı İstanbul 3. Fikri ve Sınai Haklar Ceza Mahkemesinin 07/10/2008 tarih ve 2007/561 Esas, 2008/961 sayılı, Kartal Fikri ve Sınai Haklar Ceza Mahkemesinin 24/12/2009 tarih ve 2009/12 Esas, 2009/911 sayılı, İstanbul 1. Fikri ve Sınai Haklar Ceza Mahkemesinin 28/09/2009 tarih ve 2007/380 Esas, 2009/1240 sayılı, İstanbul 2. Fikri ve Sınai Haklar Ceza Mahkemesinin 15/11/2011 tarih ve 2007/474 Esas, 2011/525 sayılı kararları ile verilip kesinleşen dava dosyaları ile İstanbul 3. Fikri ve Sınai Haklar Ceza Mahkemesinin 12/04/2012 tarih ve 2007/409 Esas, 2012/211 sayılı kararı ile verilip aynı gün incelemesi yapılan ve bozulmasına karar verilen Dairemizin 2015/5920 Esasına kayıtlı dava dosyasının da mevcut bulunduğunun anlaşılması karşısında;
Anılan dosyalar getirtilip incelenerek, mümkün olması halinde bozulmasına karar verilen dosya ile birleştirilmesi, kesinleşmiş olanların ise suç, iddianame tarihleri dikkate alınıp hukuki kesintinin iddanamenin düzenlenmesiyle gerçekleşeceği gözetilmek suretiyle, sanığın bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda aynı mağdura karşı aynı suçu birden fazla işleyip işlemediğinin ve hakkında TCK"nın 43/1. maddesinin uygulanması gerekip gerekmediğinin tartışılması zorunluluğu,
2-Adli sicil kaydına göre mükerrir olan sanık hakkında, seçimlik ceza öngören suçlarda hapis cezasının tercih edilmesi zorunluluğu gözetilmeden, adli para cezası seçilmek suretiyle TCK’nın 58/3. maddesine aykırı davranılması,
3-S.. Müzik A.Ş vekili 27/06/2011 havaleli dilekçe ile şikayetçi olup katılma istemediğini beyan etmesine rağmen katılmasına karar verilip lehine dilekçe yazım ücretine hükmolunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı kanunun 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakkın korunmasına, 24/11/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.