17. Hukuk Dairesi Esas No: 2013/14453 Karar No: 2015/3298 Karar Tarihi: 24.2.2015
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2013/14453 Esas 2015/3298 Karar Sayılı İlamı
17. Hukuk Dairesi 2013/14453 E. , 2015/3298 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı maddi tazminat davası yönünden karar verilmesine yer olmadığına, manevi tazminat davasının kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
Davacı vekili; davalılardan ..."nin işleteni ve sürücüsü olduğu, diğer davalı nezdinde zorunlu mali sorumluluk sigortalı aracın, 21.1.2011 tarihinde müvekkillerinin desteği ..."a çarparak ölümüne neden olduğunu, desteğin kaza tarihinde hamile olduğunu ve kaza sonrası getirildiği hastanede kızının müdahale ile alınarak yaşatıldığını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, eş ... ve küçük ... için 10.000"er TL maddi tazminatın davalı ... şirketinden poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere dava, diğer davalıdan kaza; eş ... için 200.000 TL manevi; küçük ... için 100.000 TL manevi tazminatın davalı ..."den kaza tarihinden itibaren yasal faiziyle tahsiline karar verilmesini talep etmiş, 28.12.2012 tarihli celsede, maddi tazminatın davalı ... şirketi tarafından yargılama giderleri ile birlikte ödendiğini, davanın konusu kalmadığını beyan etmiştir. Davalı ... şirketi vekili; müvekkilinin poliçe limiti ile ve davalı sürücünün kusuru oranında sorumlu olduğunu öne sürerek, davanın reddini istemiştir. Davalı ... vekili; müvekkilinin kazada kusurunun bulunmadığını ileri sürerek, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece; maddi tazminat yönünden karar verilmesine yer olmadığına, manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile, eş ve çocuk için 7.500"er TL"den toplam 15.000 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren yasal faiziyle davalı ..."den tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Mahkemece toplanıp değerlendirilen delillere, özellikle, oluşa ve dosya içeriğine uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Dava, trafik kazası sonucu ölüm nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de göz önünde tutularak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, TMK."nun 4. maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nesafete göre hükmedeceği öngörülmüştür. Yukarıda belirtilen hususlar dikkate alındığında, davacı eş ve çocuk için takdir olunan manevi tazminatların düşük olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun bir manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 24.2.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.