19. Ceza Dairesi Esas No: 2015/12276 Karar No: 2015/7680
5846 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/12276 Esas 2015/7680 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Adana 3. Çocuk Mahkemesi tarafından verilen ve suça sürüklenen çocuk hakkında mahkemece herhangi bir yükümlülük yüklenmeyen önceki hükmün aynen açıklanması ile yetinilmesi gerektiği gözetilmeksizin, suç tarihine göre adli para cezası verilmesinin yanlış olduğu belirtilerek, mahkemenin 231/11. maddesine aykırı davrandığına karar verildi. Bandrol yükümlülüğüne aykırılık suçlarında mağdurun toplum olduğu belirtilerek, sanığın daha önceden işlediği suçlarla birleştirilerek hukuki kesintinin iddianamenin düzenlenmesiyle gerçekleşeceği gözetilmesi gerektiği ifade edildi. TCK'nın 43/1. maddesi de dahil olmak üzere ilgili kanun maddeleri ise özetlenmedi.
19. Ceza Dairesi 2015/12276 E. , 2015/7680 K.
"İçtihat Metni"
Tebliğname No : 7 - 2013/167814 MAHKEMESİ : Adana 3. Çocuk Mahkemesi TARİHİ : 16/04/2013 NUMARASI : 2012/1186 (E) ve 2013/404 (K) SUÇ : 5846 Sayılı Kanuna Aykırılık
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Mahkemece kendisine her hangi bir yükümlülük yüklenmeyen ve denetim süresi içerisinde kasıtlı suç işleyen suça sürüklenen çocuk hakkında önceki hükmün aynen açıklanması ile yetinilmesi gerektiği gözetilmeksizin, önceki hükümde 4000 TL ve 660TL adli para cezasına hükmedilmişken, açıklanan hükümde 4000TL ve 40 TL adli para cezasına hükmedilmesi suretiyle CMK"nın 231/11. maddesine aykırı davranılması, aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak; Yargıtay Ceza Genel Kurulunun Dairemizin de benimsediği 08/04/2014 tarih 2013/7-591 Esas 2014/171 karar sayılı kararında açıklandığı üzere, bandrol yükümlülüğüne aykırılık suçlarında suçun mağdurunun doğrudan eser sahipleri olmayıp toplum olduğu cihetle; UYAP ortamında yapılan araştırmada benzer eylemler nedeniyle sanık hakkında Adana 3. Çocuk Mahkemesinin 21/03/2013 tarih ve 2012/1110 Esas, 2013/305 sayılı kararı ile verilip aynı gün incelemesi yapılan ve bozulmasına karar verilen Dairemizin 2015/12395 Esasında kayıtlı olan ve Adana 1. Çocuk Mahkemesinin 20/05/2009 tarih, 2008/847 Esas, 2009/456 sayılı kararı ile verilip, Yargıtay 7. Ceza Dairesinin 2011/9192 Esasında kayıtlı olup daha önceden onanarak kesinleşen dava dosyalarının da mevcut bulunduğunun anlaşılması karşısında; Anılan dosyalar getirtilip incelenerek birleştirilmesi, kesinleşmiş olanın ise suç ve iddianame tarihleri dikkate alınıp hukuki kesintinin iddanamenin düzenlenmesiyle gerçekleşeceği gözetilmek suretiyle, sanığın bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda aynı mağdura karşı aynı suçu birden fazla kez işleyip işlemediğinin ve hakkında TCK"nın 43/1. maddesinin uygulanması gerekip gerekmediğinin tartışılması zorunluluğu, Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz iddiaları yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 24/11/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.