MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5411 sayılı kanuna muhalefet
HÜKÜM : Hükümlülük

Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
1- Sanık hakkında tüm mudilere yönelik nitelikli zimmet suçundan eylemine uyan 5411 sayılı yasanın 160/2 maddesi gereğince tek ceza tayin edilip TCK 43. maddesi gereğince artırım yapılmasına karar verildiği halde hükmün gerekçe kısmında sanığın mudi ..."ya yönelik eyleminin kastının yenilendiğinden bahisle teselsül hükümlerinin uygulanmadığı ve ayrıca sanık tarafından düzenlenen özel belge niteliğinde olan kredi ikraz sözleşmesi dolayısıyla da TCK 212. maddesi gereğince özel belgede sahtecilik suçundan cezalandırılmasına karar verildiği belirtilmek suretiyle gerekçeyle hüküm arasında çelişkiye düşülmesi,
2- 5411 sayılı Yasa’nın 160/2. maddesinde yer alan "hükmolunacak adli para cezası miktarının bankanın uğradığı zararın üç katından az olamayacağına" ilişkin düzenleme uyarınca, üç katı uygulamasında, nitelikli zimmet kapsamında değerlendirilen eylem nedeniyle oluşan ve tazmin edilmeyen toplam zarar miktarının dikkate alınacağı, zararın bulunmaması halinde ise sadece gün adli para cezası tayin edilerek anılan maddedeki üç kat uygulamasının yapılamayacağı açık olup, sanığın banka zararının tamamını kovuşturma başlamadan önce ödediği hususu gözetilerek, gün adli para cezası verilmesi ile yetinilmesi gerekirken, adli para cezasının banka zararının üç katı olarak tayini,
Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Yasa’nın 8/1 maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412, sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 08.06.2016 günü oybirliğiyle karar verildi.