Taksirle yaralama - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2013/8775 Esas 2014/2703 Karar Sayılı İlamı

12. Ceza Dairesi
Esas No: 2013/8775
Karar No: 2014/2703
Karar Tarihi: 05.02.2014

Taksirle yaralama - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2013/8775 Esas 2014/2703 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanığın idaresindeki araçla, çift yönlü yolda seyir halindeyken, kavşağa giren araçla çarpışmayı önlemek için sola manevra yapması sonucu üç kişinin yaralandığı olayda, sanığın kavşakta yavaşlamamak suretiyle tali kusurlu olduğu anlaşılmış ve mahkumiyetine karar verilmiştir. Hüküm gereği, sanık müdafii tarafından temyiz edilerek incelenen dosyada, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün isteme aykırı olmadığı kararı verilmiştir. Kanun maddeleri ise TCK'nın 89/4, 62, 50/1-a, 53/6. maddeleri olarak belirtilmiştir. TCK'nın 89/4 maddesi taksirle yaralama suçunu, 62. maddesi cezayı ve sürücü belgesinin geri alınmasını belirtirken, 50/1-a ve 53/6 maddeleri sanığın kusur durumunu açıklamaktadır.

12. Ceza Dairesi 2013/8775 E. , 2014/2703 K.

"İçtihat Metni"

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle yaralama
Hüküm : TCK"nın 89/4, 62, 50/1-a, 53/6. maddeleri gereğince mahkumiyet, sürücü belgesinin geri alınması

Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın idaresindeki araçla, meskun olmayan yerde, akşam vakti, çift yönlü yolda seyir halinde iken, sağdaki tali yoldan kavşağa giren araçla çarpışmayı önlemek için sola manevra yaparak, sol şeritte çarpışması sonucu, ikisi basit tıbbi müdahale ile giderilebilir, biri vücutta orta dereceli kemik kırığı oluşacak şekilde olmak üzere, toplam üç kişinin yaralandığı olayda; kaza tespit tutanağındaki olay yeri krokisine göre, çarpma noktasının kavşak bölgesinde, sol şeritte bulunduğu ve çarpma noktası öncesi sanığa ait 13 metre fren izi bulunup, çarpma sonrası sanığın aracının 37 metre daha yol dışında sürüklendiği dikkate alındığında sanığın kavşakta yavaşlamamak suretiyle tali kusurlu olduğu anlaşılmakla; yeniden rapor alınması dosyaya yenilik getirmeyeceğinden, tebliğnamede bozma öneren görüşe iştirak edilmemiş, katılanların sayısı ve yaralanma nitelikleri dikkate alındığında, asgari hadden bir miktar uzaklaşılması gerektiğinin gözetilmemesi, aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin kusur durumuna ilişkin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün isteme aykırı olarak ONANMASINA, 05.02.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.