15. Ceza Dairesi 2013/26861 E. , 2016/2950 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : TCK"nın 157/1, 52/2-4, 53/1 maddeleri gereğince mahkumiyet
Sanıkların dolandırıcılık suçundan mahkumiyetlerine ilişkin hükümler, sanıklar tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanıkların olay tarihinden kısa süre önce ... Köyü"ne geldikleri, arabalarının bozulduğunu söylemeleri üzerine katılanın babası ... tarafından misafir edildikleri sırada katılanın yurt dışına çıkmak istediğini ancak vize işlemlerini halledemediğini öğrendikleri, Kozan’da vize çıkartacak memur tanıdıkları olduğunu, vize işlemlerini halledebileceklerini beyan ettikleri, sanıkların söylediğine inanan ..."in katılanı köye çağırdığı, olay tarihinde ... İlinden gelen katılan ve sanıkların vize çıkartmak için birlikte Kozan"a gittikleri, bu yerde sanık ..."ın katılandan kimlik fotokopisini ve işlemlerde kullanmak üzere bir miktar para istediği, katılanın vize işlemleri için hazırladığı 1.900 TL ve kimlik fotokopisini vermesini müteakip sanığın katılana arabada sanık ... ile beklemesini söyleyerek hükümet konağına girdiği, bir süre sonra katılanı arayarak yanına çağırdığı, hükümet konağına giden katılanın tüm aramalarına rağmen bir daha sanıklara ulaşamadığı, sanıkların bu şekilde dolandırıcılık suçunu işlediklerinin iddia edildiği olayda;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanıkların suçun sübutuna ilişkin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Hapis cezasının alt sınırdan tayin edilmesine rağmen, adli para cezasının belirlenmesi sırasında, yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin, aynı gerekçeye dayanarak tam gün sayısının asgari hadden uzaklaşılması suretiyle sanığa fazla ceza tayini,
2-5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan haklardan, sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmetten bulunmaktan yoksun bırakılmaya ilişkin hak yoksunluğunun aynı maddenin 3. fıkrasına göre koşullu salıverilme tarihinden itibaren uygulanmayacağı gözetilmeden, alt soyu dışındaki kişileri de kapsayacak şekilde 53/1-c maddesi gereğince hak yoksunluğuna hükmedilmesi,
Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanunun 8.maddesi gereğince halen uygulanmakta olan1412 sayılı CMUK"un 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak, yeniden yargılanmayı gerektirmeyen bu hususlarda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden, hüküm fıkrasından adli para cezasının uygulanmasına ilişkin olarak sırasıyla “100 gün” ve “2.000 TL” adli para cezası terimlerinin tamamen çıkartılarak yerine, sırasıyla “5 gün” ve “100 TL” adli para cezası ibaresinin eklenmesi, yine hüküm fıkrasından, 5237 sayılı Kanun"un 53. maddesinin c bendinin uygulanmasına ilişkin bölümün tamamen çıkartılıp yerine, "5237 sayılı TCK"nın 53. maddenin 3. fıkrası uyarınca, 1. fıkranın (c) bendinde yer alan, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık haklarından koşullu salıverilme tarihine kadar, 1. fıkrada yazılı diğer haklardan cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına" ibaresinin eklenmesi suretiyle, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 04/04/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.