Esas No: 2021/24033
Karar No: 2022/12794
Karar Tarihi: 24.10.2022
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/24033 Esas 2022/12794 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Ticaret Mahkemesi'nde görülen bir tazminat davası sonucunda, Uyuşmazlık Hakem Heyeti davanın kısmen kabul edilmesine ve davalı tarafın itirazının reddedilmesine karar vermiş. Ancak davalı tarafın temyizi sonucunda, kararın bazı maddeleri düzeltme yapılarak onanmış. Davacı aracın kaza sonucunda yaralanması sebebiyle davalı sigortacıdan tazminat talep etmiş, davalı ise alacağın zamanaşımına uğradığı ve davacının maluliyeti bulunmadığı gerekçesi ile reddetmiş. Kararda, yanıltıcı bulunmayan delillere dayanılarak hükmedilen tazminatın yerinde olduğu belirtilirken, vekalet ücreti ile ilgili olarak Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik'in ilgili maddelerine göre karar verilmesi gerektiği ifade edilmiştir. Kararda bahsi geçen kanun maddeleri şöyledir: 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu'nun 30/17. md., Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik'in 16. maddesinin 13. fıkrası, AAÜT'nin 13. maddesi ve AAÜT'nin 17. maddesi.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davası üzerine, Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından davanın kısmen kabulüne ve İtiraz Hakem Heyeti tarafından davalı vekilinin itirazının reddine dair verilen kararın davalı vekili tarafından süresi içinde temyizi istenilmekle, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
K A R A R
Davacı vekili; davalının trafik sigortacısı olduğu aracın karıştığı kaza sonucunda bu araçta yolcu olarak bulunan davacının yaralanıp % 14 oranında malul kaldığını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 150,00 TL. tazminatın yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş; 15/03/2021 tarihli ıslah dilekçesiyle, taleplerini 151.657,75 TL'ye yükseltmiştir.
Davalı vekili; alacağın zamanaşımına uğradığını, maluliyeti oluşmayan davacının tazminat talep hakkı bulunmadığını, tazminattan hatır taşıması ve müterafik kusur nedeniyle indirim yapılması gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından; davanın kısmen kabulü ile 118.983,77 TL. sürekli işgücü kaybı, 2.342,44 TL. geçici işgöremezlik olmak üzere toplam 121.326,21 TL. tazminatın 25/12/2020 tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline dair verilen karara davalı vekili tarafından yapılan itiraz üzerine, İtiraz Hakem Heyeti tarafından, davalı vekilinin itirazının reddine karar verilmiş; karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine; özellikle, davalı yanın, UHH kararına karşı yaptığı itiraz başvurusuna konu etmediği ve davacı taraf yararına usuli kazanılmış hak oluşturan (tazminat hesap biçimi) yönlere ilişkin temyiz itirazlarının incelenemeyecek olmasına; davacının kaza nedeniyle oluşan maluliyet oranını, kaza tarihinde yürürlükte olan yönetmelik ile ekindeki cetvellere uygun biçimde belirleyen 22/03/2019 tarihli uzman doktor heyeti raporunun karara esas alınmasında bir isabetsizlik görülmemesine; uzman doktor bilirkişi heyetinin düzenlediği raporla saptanan iyileşme süresine ilişkin geçici işgöremezlik zararının trafik sigortasının teminatı kapsamında olmasına; davacının müterafik kusurlu sayılmasını gerektirir somut neden bulunmadığından, bu nedenle tazminattan indirim yapılmayışında bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen diğer tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazası sonucu oluşan bedensel zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
5684 sayılı Sigortacılık Kanunu'nun 30/17. md. ve 19/01/2016 tarihli ve 29598 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik'te Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik'in 6. maddesi ile Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik'in 16. maddesinin 13. fıkrasına "tarafların avukat ile temsil edildiği hallerde, taraflar aleyhine hükmedilecek vekâlet ücreti, her iki taraf için de Avukatlık Asgarî Ücret Tarifesinde yer alan asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin beşte biridir" hükmü eklenmiştir.
Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT'nin 17/2. maddesinde ise "Sigorta Tahkim Komisyonları, vekalet ücretine hükmederken, Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde asliye mahkemeleri için öngörülen ücretin altında kalmamak kaydıyla Tarifenin üçüncü kısmına göre avukatlık ücretine hükmeder. Tarifenin üçüncü kısmına göre nisbi avukatlık ücretine hükmedilen durumlarda da talebi kısmen ya da tamamen reddedilenler aleyhine tarifeye göre hesaplanan nisbi ücretin beşte birine hükmedilir" düzenlemesi yapılmıştır.
Açıklanan nedenlerle; İtiraz Hakem Heyeti'nce davacı lehine hükmedilecek vekalet ücretine ilişkin olarak Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik'in 16.13 maddesinin uygulanması gerektiği gözönüne alınarak AAÜT'nin 13. maddesi ve AAÜT'nin 17. maddesi gereğince, maktu vekalet ücretinin altında kalmamak kaydıyla, hesaplanan vekalet ücretinin 1/5'i oranında vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, fazla vekalet ücretine karar verilmesi doğru olmamıştır. Ne var ki, belirlenen bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, kararın 6100 sayılı HMK'nun 370/2.maddesi uyarınca düzeltilerek onanması uygun görülmüştür.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının REDDİNE; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararının 5.3. bendinde yer alan "15.475,99 TL." rakamı çıkartılarak yerine "4.080,00 TL." rakamının yazılmasına ve kararın bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA; dosyanın, hakem dosyasının saklanması kararını veren İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi'ne gönderilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 24/10/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.