Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2020/10398 Esas 2021/3044 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/10398
Karar No: 2021/3044
Karar Tarihi: 10.03.2021

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2020/10398 Esas 2021/3044 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme kararı iş mahkemesi tarafından verilmiştir. Asıl dava, kurum işleminin iptali ile borçlu olmadığının tespiti, birleşen dava ise itirazın iptali ile icra inkar tazminatı istemine ilişkindir. Mahkeme, birleşen davanın kısmen kabulüne karar vermiş ve davacı-birleşen dava davalısı ve davalı-birleşen dava davacısının temyiz itirazlarını reddetmiştir. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 67. maddesinin ikinci fıkrasına göre, itirazın iptali davalarında tarafların talebi halinde icra inkâr tazminatı hükmedilmesi gerektiği belirtilmiştir. Bu nedenle, mahkeme kurum lehine icra inkâr tazminatına hükmedilmemesi usul ve yasaya aykırı olduğundan hüküm bozulmamış ve düzeltilerek onanmıştır. Kanun maddesi, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 67. maddesi ikinci fıkrasıdır.
10. Hukuk Dairesi         2020/10398 E.  ,  2021/3044 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :İş Mahkemesi
    ...

    Asıl dava, Kurum işleminin iptali ile borçlu olmadığının tespiti, birleşen dava ise itirazın iptali ile icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
    Mahkemece uyulan bozma ilamı sonrası, asıl davanın reddine, birleşen davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmün, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre davacı-birleşen dava davalısı ... vekilinin tüm ve davalı-birleşen dava davacısı Kurum vekilinin ise sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2-Davacıya (birleşen dava davalısı) yapılan yersiz ödemelerin yasal faiziyle birlikte kendisinden geri alınması için başlatılan icra takibine yönelik itiraz üzerine açılan birleşen davanın yasal dayanaklarından olan 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 67. maddesinin ikinci fıkrasında “Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; ... diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, ... hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere uygun bir tazminatla mahkûm edilir” hükmü öngörülmüştür. Buna göre, itirazın iptali davalarında tarafların talebi halinde icra inkâr tazminatına hükmedilmesi gerekmektedir.
    Yukarıdaki açıklamalar ışığında inceleme konusu dava değerlendirildiğinde; davacı Kurum tarafından davalıya yersiz yapılan ödemelerin tahsili amacıyla ilamsız icra takibi yapıldığı, davalının itirazının iptali talebiyle açılan davada icra inkar tazminatına da hükmedilmesinin talep edilmesi ve dava konusu alacağın likid olduğunun anlaşılması karşısında Kurum lehine icra inkar tazminatına hükmedilmemesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    Ne var ki, bu konuların düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hüküm bozulmamalı, 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 438. maddesi gereğince düzeltilerek onanmalıdır.
    SONUÇ: Hüküm fıkrasına 8. bendin eklenerek “Kabule konu alacak tutarı üzerinden %20 oranına göre hesaplanan icra inkâr tazminatının davacıdan (birleşen dava davalısı) alınarak davalı (birleşen dava davacısı) Kuruma verilmesine,” ibarelerinin yazılmasına ve bu şekliyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının davacı-karşı davalıdan alınmasına, 10/03/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.