Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/5431
Karar No: 2020/2434
Karar Tarihi: 18.06.2020

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2019/5431 Esas 2020/2434 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2019/5431 E.  ,  2020/2434 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ: ...Bölge Adliye Mahkemesi 32. Hukuk Dairesi
    TÜRK MİLLETİ ADINA

    K A R A R
    A) Davacı İstemi;
    Davacı vekili dava ve ıslah dilekçesinde özet olarak; iş kazası neticesinde sürekli iş görmezliği bulunan sigortalı lehine maddi ve manevi tazminat isteminde bulunmuştur.
    B) Davalı Cevabı;
    Davalılar vekilleri cevap dilekçeleri ve akabinde özet olarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
    C) İlk Derece Mahkemesi Kararı ve Gerekçesi;
    İlk derece mahkemesince yapılan yargılama neticesinde; 166.977,48 TL’den taleple bağlı kalınarak 80.000 TL maddi tazminatın ve 12.000 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 24/06/2011 tarihinden itibaren işleyecek ve hesaplanacak yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin ise reddine karar verilmiştir.
    D) Bölge Adliye Mahkemesi Kararı ve Gerekçesi;
    ...Bölge Adliye Mahkemesi 32. Hukuk Dairesi"nce, davalılar vekillerinin istinaf başvurularının HMK. 353/1-b.1 maddesi uyarınca ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.
    E)
    1-Davalı ... Şirketinin Özetle Temyiz Nedenleri;
    Bilirkişi raporunda meydana gelen kazada davalı müvekkilinin kusur oranı % 20 olarak belirlenmiş iken, gerekçeli kararda müvekkili % 60 kusurlu olduğunun belirtildiğini,
    Şantiyelerinde gerekli tüm tedbirlerin alındığı, eğitimlerin verildiğini,
    Dava dilekçesinde talep edilmeyen, maddi tazminatın ıslahı dilekçesi ile sonradan talep edilen manevi tazminatın kabulüne yönelik kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu,
    Hüküm tarihine en yakın tarihte belli olan artışlara göre hesaplanan tüm peşin sermaye değerinin Sosyal Güvenlik Kurumu"ndan sorulması ve yapılan hesaplamadan tenzil edilerek hüküm kurulması gerektiğini,
    Davacının aylık ücret miktarının imzalı ücret bordroları ile kesin olarak belirlendiğini, tüm bu hususlara rağmen günlük 75 TL ücret üzerinden hesaplama yapılmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması talep edilmiştir.
    2-Davalı ... Şirketinin Özetle Temyiz Nedenleri;
    Bilirkişinin Yargıtayca kabul gören faal ömür hesaplama tablosunu dikkate almaksızın rapor düzenlediğini,
    Bilirkişi raporuna yakın bir tarihte sağlanan PSD’nin ilgili kurumdan istenilmesi ve raporun bu husus dikkate alınarak düzenlenmesi ve mahsubunun gerektiğini, Davacının ücretinin belirlenmesi konusunda imzalı ücret bordrolarının dikkate alınmadığı, fahiş rakamların ortaya çıktığını, Davacının maluliyet oranı göz önüne alındığında davacının çalışma yaşamını etkilemediğini, Davacı tarafça dava ve ıslah dilekçesi ile 80.000 TL. tazminat talebinde bulunulduğunu, Mahkemenin talep edilen tazminat miktarından davacının kusuru olan % 20 oranını tenkis etmediğini, Mahkeme kararında belirtilen tazminat tutarının davalıların kusurları oranında değil de müştereken ve müteselsilen ödenmesi yönünde karar oluşturmasının yasaya aykırılık teşkil ettiğini, Davacının müvekkilinin işe dön çağrılarına rağmen hiç beklemeksizin başka bir şirkette işe başladığını, manevi olarak sarsılmadığı ve dava dilekçesinde talebi olmadığı halde manevi tazminata hükmedilmesinin hak ve nesafete aykırı olduğunu belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması talep edilmiştir.
    F) Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe;
    1-Dosyadaki temyiz kapsam ve nedenlerine göre, davalılar vekillerinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.
    2-Dava, 24/06/2011 tarihli iş kazası nedeniyle sigortalının maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir.Mahkemece,166.977,48 TL’den taleple bağlı kalınarak 80.000 TL maddi tazminatın ve 12.000 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 24/06/2011 tarihinden itibaren işleyecek ve hesaplanacak yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin ise reddine karar verilmiştir.Dosyadaki kayıt ve belgelerin incelenmesinden; davacının hazır montaj kalıbı demir çubuk ile sökerken kalıbın üzerine düşmesi ile yaralanması neticesinde % 11,3 oranında malul kaldığı, iş kazasının gerçekleşmesinde davacının % 20 oranında müterafik kusurunun bulunduğu, hesap bilirkişi raporunda davacı tarafın talebi ve ...İnşaatçılar Derneği‘nin bildirdiği ücret uyarınca asgari ücretin 3,57 katı üzerinden hesap yapıldığı, maddi tazminat isteminin fazlaya dair talep hakkı saklı tutularak bu rapor doğrultusunda ıslah edildiği, mahkemece rapora itibarla ve taleple bağlı şekilde hüküm kurulduğu anlaşılmıştır.
    Taraflar arasında uyuşmazlık maddi zararın belirlenmesi noktasında toplanmaktadır. İş kazası sonucu sürekli iş göremezlik nedeniyle sigortalının maddi tazminatının hesaplanmasında gerçek ücretin esas alınması koşuldur. Çalışma yaşamında daha az vergi ya da sigorta primi ödenmesi amacıyla zaman zaman iş sözleşmesi veya ücret bordrolarında gösterilen ücretlerin gerçeği yansıtmadığı görülmektedir. Öte yandan, gerçek ücretin ise; işçinin kıdemi ve yaptığı işin özelliği ve niteliğine göre işçiye ödenmesi gereken ücret olduğu, iş yeri ve/veya sigorta kayıtlarına geçmiş ücret olmadığı Yargıtay’ın yerleşmiş görüşlerindendir. Bu durumda gerçek ücretin tespiti önem kazanır.Somut olayda, hakkaniyete uygun maddi tazminatın tespiti açısından, sigortalının yaptığı iş, yaşı ve kıdemi belirtilmek suretiyle TÜİK’dan, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile işin yapıldığı yerdeki ilgili Meslek Odalarından sigortalının yaptığı işe karşılık alabileceği emsal ücretin sorularak kazalı işçinin gerçek ücretini tereddütsüz olarak belirlenmeden ve davacının sendika üyesi olup olmadığı açıklığa kavuşturulmaksızın, davacı tarafın talep ettiği ücret dikkate alınarak asgari ücretin 3,57 katı üzerinden yapılan hesaba itibarla maddi tazminata hükmedilmesi hatalı olmuştur.
    Mahkemece yapılacak iş, yukarıda açıklanan şekilde davacının yaptığı iş tereddütsüz şekilde tespit edilmek sureti ile bu doğrultuda Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, TÜİK ve ilgili meslek odalarından, sendika üyesi işçi olması halinde ise bağlı bulunduğu sendikadan yapmış olduğu iş ile ilgili alabileceği ücreti araştırmak, işçinin emsallerinin aldığı ücrete göre hesaplamanın yapıldığı yeni bir rapor almak ve fakat ilama konu hükme esas teşkil eden 12/04/2016 tarihli rapordaki ücret dışındaki diğer doneler dikkate alınarak, işlemiş dönem ileri çekilmeksizin ve taraflar lehine oluşan usulü kazanılmış haklara riayet edilerek rapor neticesine göre bir karar vermekten ibarettir.Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    O halde davalılar vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılması ile İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar vermek gerekmiştir.G) SONUÇ: Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı 6100 sayılı HMK’nun 373/1. maddesi uyarınca KALDIRILMASINA, ilk derece mahkemesi kararının BOZULMASINA, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesi’ne gönderilmesine, temyiz harcının istek halinde temyiz eden davalılara iadesine, 18/06/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi