Nitelikli dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2013/26319 Esas 2016/2932 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2013/26319
Karar No: 2016/2932
Karar Tarihi: 04.04.2016

Nitelikli dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2013/26319 Esas 2016/2932 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanıklar, müştekiye mail atarak mal almak istediklerini söyleyip, sahte bir dekont ile müştekinin hesabına 79.000 dolar aktardıktan sonra malı teslim aldılar. Daha sonra müşteki paranın hesabına geçmediğini öğrendi ve sanıkların nitelikli dolandırıcılık suçu işlediği ortaya çıktı. Mahkeme sanıkları suçlu buldu ve ceza verdi. Ancak, cezanın infazı sırasında kanunlara aykırılık görüldüğü için karar BOZULDU. 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesinin 1. fıkrasının c bendinde yer alan haklardan, sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmetten bulunmaktan yoksun bırakılmaya ilişkin hak yoksunluğunun aynı maddenin 3. fıkrasına göre koşullu salıverilme tarihinden itibaren uygulanmayacağı gözetilmeden, alt soyu dışındaki kişileri de kapsayacak şekilde 53/1-c maddesi gereğince güvenlik tedbirlerinin uygulanmasına hükmedildi. Kanun maddesi detaylı açıklamaları: 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 53. maddesi, hak yoksunluğuna hüküm bakımından alt soyundaki çocukluk haklarını korumakta ve cezalara yargılama sırasında tanıklık etmek ve ebeveyn olmak gibi haklardan mahrum bırakmaktadır. Ancak, bu maddenin
15. Ceza Dairesi         2013/26319 E.  ,  2016/2932 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık
    HÜKÜM : TCK"nın 158/1-f, son, 62, 52/2-4, 53 maddeler gereğince mahkumiyet (ayrı ayrı)

    Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanıkların mahkumiyetine ilişkin hükümler sanıklar tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
    Sanık ... hakkında hükmolunan ceza miktarına nazaran, sanığın duruşmalı inceleme talebinin 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 318. maddesi uyarınca reddine karar verilerek yapılan incelemede;
    Sanıkların, müşteki şirkete mail atarak mal almak istediklerini söyledikleri ve malın satış bedeli olan 79.000 Dolar paranın müşteki şirketin hesabına aktarıldığına dair sahte dekontu da müştekiye gönderdikleri, müştekinin paranın hesabına geçtiğini düşünerek malları teslim ettiği, daha sonra yaptığı incelemede, hesabına böyle bir para geçmediğini ve gönderilen dekontun da sahte olduğunu öğrendiği, böylece sanıkların eylem ve fikir birliği içinde hareket etmek suretiyle bankanın maddi varlığı olan dekontu kullanmak suretiyle nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediklerinin iddia edildiği olayda, sanık, katılan ve tanık beyanları, dekont ile dosya kapsamına göre, suçun sanıklar tarafından işlendiği sabit olmakla bu gerekçelere dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik bulunmamıştır.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre sanıkların yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin 1. fıkrasının c bendinde yer alan haklardan, sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmetten bulunmaktan yoksun bırakılmaya ilişkin hak yoksunluğunun aynı maddenin 3. fıkrasına göre koşullu salıverilme tarihinden itibaren uygulanmayacağı gözetilmeden, alt soyu dışındaki kişileri de kapsayacak şekilde 53/1-c maddesi gereğince güvenlik tedbirlerinin uygulanmasına hükmedilmesi,
    Kanuna aykırı olup, hükümlerin bu nedenlerle 5320 sayılı Kanun"un 8.maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, fakat, bu aykırılığın yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkralarından, 5237 sayılı Kanun"un 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün tamamen çıkartılıp yerine, "5237 sayılı TCK"nın 53. maddenin 3. fıkrası uyarınca, 1. fıkranın c bendinde yer alan, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık haklarından koşullu salıverilme tarihine kadar, 1. fıkrada yazılı diğer haklardan cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına" denilmek suretiyle hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 04/04/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.










    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.