Taksirle Öldürme - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2013/25200 Esas 2014/2670 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2013/25200
Karar No: 2014/2670
Karar Tarihi: 05.02.2014

Taksirle Öldürme - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2013/25200 Esas 2014/2670 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, taksirle öldürme suçundan mahkûm edilmiştir. Olayda, sanığın kamyonuyla geri geri manevra yaparken sağından geçen yayaya çarparak ölümüne neden olduğu belirlenmiştir. Mahkeme, suçun işleniş biçimi, kusur durumu, meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığına göre adil bir ceza verilmesi gerektiği hükmüne varmıştır. Mahkeme, temel cezanın asgari hadden belirlenmesi gerektiği yönündeki bozma ilamına uyarak, sanığın temel cezasını belirlemiştir. Kararda, TCK'nın 85/1 (taksirle öldürme), 62 (temel ceza belirleme) ve 63 (ceza miktarlarının alt ve üst sınırı) maddelerinin uygulanması gerektiği ifade edilmiştir.
12. Ceza Dairesi         2013/25200 E.  ,  2014/2670 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç :Taksirle Öldürme
    Hüküm :TCK"nın 85/1, 62, 63. maddeleri gereğince mahkûmiyet

    Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkûmiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Olay günü gündüz saat 10:30 sularında açık havada, meskun mahalde, orta refüjle bölünmüş, tek yönlü, 10 metre genişliğindeki yüzeyi kuru, asfalt kaplama, görüşe engel cismin bulunmadığı düz yolda idaresindeki kamyonla seyir halinde bulunan sanığın, üç yönlü ve ışık kontrollü kavşakta, sola dönüş yapmak istediği, ancak aracının uzun olup sığmaması sebebiyle seyir yönüne göre sağ şerit üzerinde geri geri manevra yaptığı esnada karşıdan karşıya geçmek üzere yolun sağından kaplamaya giren yayaya yol içerisinde çarparak ölümüne neden olduğu olayda; iki sınır arasında temel ceza belirlenirken, cezanın alt ve üst sınırını oluşturan ceza miktarları, suçun işleniş biçimi, kusur durumu, meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığının dikkate alınması esas olup, dava konusu olayda asli kusurlu sanık hakkında, adalet, hakkaniyet ve nasafet kurallarına uygun bir cezaya hükmedilmesi gerektiği ve Dairemizin 14.11.2012 gün, 2012/24040 Esas ve 2012/24003 Karar sayılı “sanık asli kusurlu olmakla birlikte, maddede öngörülen cezanın alt sınırı da nazara alınmak suretiyle, adalet, hakkaniyet ve nasafet kurallarına uygun bir cezaya hükmedilmesi gerektiği gözetilmeden temel cezanın en üst hadden tayin edilerek teşdidin derecesinde yanılgıya düşülmek suretiyle sanık hakkında fazla ceza tayini” şeklindeki bozma ilamı yanlış yorumlanarak, temel cezanın bu defa asgari hadden belirlenmesi aleyhe temyiz bulunmadığından bozma konusu yapılmamış; gerekçeli karar başlığında CMK’nın 232/2-c maddesi uyarınca suçun işlendiği zaman diliminin gösterilmemesi, keza, CMK’nın 232/2-d maddesi uyarınca sanığın tutuklanma ve tahliye tarihlerinin gösterilmemesi mahallinde tamamlanabilir eksiklik olarak kabul edilmiştir.
    Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin süre tutum dilekçesinde belirttiği, herhangi bir nedene dayanmayan ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle eleştirilen husus dışında sair yönleri yasa ve usule uygun olan hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA, 05.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.