12. Hukuk Dairesi Esas No: 2018/14744 Karar No: 2019/4446 Karar Tarihi: 14.03.2019
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2018/14744 Esas 2019/4446 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2018/14744 E. , 2019/4446 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 19. Hukuk Dairesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Borçlunun ihaleye fesat karıştırıldığı iddiası ile birlikte sair fesih nedenlerini ileri sürerek ihalenin feshi istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, ... İcra Hukuk Mahkemesinin 11.01.2018 tarih ve 2017/154 E.-2018/38 K. sayılı kararı ile şikayetin reddine ve borçlu aleyhine para cezasına hükmedildiği, borçlu tarafından, şikayetin reddine dair ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf yoluna başvurulduğu, ... Bölge Adliye Mahkemesi 19. Hukuk Dairesinin 04.07.2018 tarih ve 2018/1479 E. - 2018/1260 K. sayılı kararı ile; ihale bedelinin muhammen bedelin üzerinde olması nedeniyle şikayetçi borçlunun menfaatlerinin muhtel olduğunu ispatlayamadığından ihalenin feshini istemekte hukuki yararının bulunmadığı, mahkemece ihalenin feshi isteminin zarar unsurunun bulunmaması nedeniyle ve esasa girilmeden reddine karar verilmesi ve bu nedenle şikayetçi borçlu aleyhine para cezasına hükmedilmemesi gerekirken, şikayetin esası incelenmek suretiyle ve yazılı şekilde karar verilmesinin usul ve yasaya uygun olmadığı, ancak anılan bu yanlışlığın giderilmesinin yeniden yargılama yapılmasını gerekli kılmadığı gerekçesi ile HMK"nın 353/1-b.2. maddesi hükmü gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmiş ve “İhalenin feshi isteminin hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddine, şikayetçi borçlu aleyhine para cezası tayinine yer olmadığına,” şeklinde hüküm kurulduğu görülmüştür. İİK’nun 134. maddesinin 2. fıkrasında; “…Talebin reddine karar verilmesi halinde icra mahkemesi davacıyı feshi istenilen ihale bedelinin yüzde onu oranında para cezasına mahkum eder. Ancak işin esasına girilmemesi nedeniyle talebin reddi halinde para cezasına hükmolunamaz” düzenlemesine yer verilmiştir. Yasanın para cezasına ilişkin bu hükmü emredici nitelikte olup, kamu düzenine ilişkin bulunduğundan re’sen uygulanmalıdır. Hukuk Genel Kurulu"nun 06.10.2004 tarih ve 2004/1-433 Esas sayılı kararında da benimsendiği üzere; kamu düzenine aykırılıkta aleyhe bozma ilkesi nazara alınamaz. Somut olayda, şikayetçi borçlunun ihaleye fesat karıştırıldığı iddiasına yönelik olarak şikayet dilekçesinde belirttiği tanığın dinlenmesini talep ettiği, mahkemece, bu tanığın dinlendiği, tanığın ihaleye fesat karıştırıldığını ispatlar nitelikte herhangi bir beyanda bulunmadığı, dolayısıyla fesat iddiasının da ispatlanamadığı gerekçesi ile mahkemece işin esasına girilerek istemin reddine karar verildiği görülmektedir.
O halde, ilk derece mahkemesince, işin esasına girilerek şikayetin reddine ve borçlu aleyhine para cezasına hükmedilmesi doğru olup, Bölge Adliye Mahkemesince borçlunun istinaf başvurusunun reddi gerekirken, yazılı gerekçe ile şikayetçi borçlu aleyhine para cezası tayinine yer olmadığına karar verilmesi isabetsiz olmakla Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması gerekmiştir. SONUÇ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 19. Hukuk Dairesinin 04.07.2018 tarih ve 2018/1479 E. -2018/1260 K. sayılı kararının yukarıda yazılı nedenlerle, para cezasına hasren, 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK’nun 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK"nun 373/2. maddeleri uyarınca re"sen BOZULMASINA, dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 14/03/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.