Taksirle Yaralama - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2013/12436 Esas 2014/2641 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2013/12436
Karar No: 2014/2641
Karar Tarihi: 05.02.2014

Taksirle Yaralama - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2013/12436 Esas 2014/2641 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, taksirle yaralama suçu nedeniyle TCK'nın 89/1-2-a, 62, 52/2-(4) maddeleri gereğince mahkum edilmiştir. Dosya incelendikten sonra, mahkemece TCK'nın 89/2-a maddesi gereği hüküm tesis edilirken, kesin rapor alınmadan verilmiştir. Müştekinin hayati tehlike geçirecek şekilde yaralandığı kesinleştiği için \"a\" bendi yerine \"e\" bendinin uygulanması gerektiği belirtilmiştir. Sanığın temyiz itirazları reddedilmiştir ancak cezanın belirlenmesinde sanığın amaç ve saiki ibaresi yanlıştır. Adli para cezası taksitlendirilirken kanun maddesi belirtilmediği için hüküm bozulmuştur. Kanun maddesi açıklandıktan sonra hüküm düzelterek onanmıştır. Kanun maddeleri: TCK'nın 89/1-2-a, 62, 52/2-(4), 61/1. maddesinin (g) bendi, 5271 sayılı CMK'nın 232/6 maddesi, 1412 sayılı CMUK'un 321 ve 322. maddeleri.
12. Ceza Dairesi         2013/12436 E.  ,  2014/2641 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Sulh Ceza Mahkemesi
    Suç : Taksirle Yaralama
    Hüküm : TCK"nın 89/1-2-a, 62, 52/2-(4) maddeleri gereğince mahkumiyet

    Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    .... Devlet Hastanesi"nin 26.06.2010 tarihli raporu ile müştekinin yaralanmasının, basit tıbbi müdahale ile giderilemeyecek, hayati tehlike geçirecek nitelikte olduğu, yüzde sabit iz ve organ zayıflaması konusunda 8 ay sonra adli tabiplikçe kontrolünün uygun olacağının belirtildiği, mahkemece söz konusu hususlarda kesin rapor alınmadan, TCK"nın 89/2-a maddesi gereğince hüküm tesis edilmesi, müştekinin TCK"nın 89/2-e bendine temas eden, hayati tehlike geçirecek şekilde yaralandığı hususunda kesinlik bulunması karşısında "e" bendi yerine "a" bendinin uygulanması, sonuç ceza değişmediğinden bu husus bozma nedeni yapılmamıştır.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1- Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun Dairemizce de benimsenen 07/07/2009 tarih 2009/9-62-191 sayılı kararında da vurgulandığı üzere, taksirli suçlar açısından TCK"nın 61/1. maddesinin (g) bendinde yer alan "sanığın güttüğü amaç ve saik" kıstası uygulanamayacağından, temel cezanın belirlenmesinde gerekçe gösterilmesi,
    2- Adli para cezası taksitlendirilirken, uygulanan kanun maddesinin gösterilmemesi suretiyle 5271 sayılı CMK"nın 232/6 maddesine muhalefet edilmesi,
    Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konularda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden, sanığa verilen temel cezanın belirlenmesinde gösterilen diğer gerekçeler yasal ve yeterli olmakla, hüküm fıkrasının 1. bendinde yer alan “sanığın amaç ve saiki” ibaresi çıkarılıp, hüküm fıkrasının 6. bendinin başına “TCK"nın 52/4 maddesi uyarınca” ibaresinin eklenmesi suretiyle, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 05.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.