Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2015/14914 Esas 2016/2899 Karar Sayılı İlamı

15. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/14914
Karar No: 2016/2899
Karar Tarihi: 31.03.2016

Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2015/14914 Esas 2016/2899 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, 2005 yılında bir turizm acentesi tarafından düzenlenen yarışlar için gerekli uçak, konaklama ve bilet organizasyonunu yapmak üzere sanık ile anlaşmıştır. Sanık, görevinden ayrılmış olmasına rağmen acentenin antetli kağıdını kullanarak katılanla görüşmelerini sürdürmüş ve toplam 89.000 Euro almıştır. Ancak organizasyon işlemlerini gerçekleştirmemiş ve dolandırıcılık suçu işlemiştir. Mağdurun ifadesi, banka dekontları ve tüm dosya kapsamı dikkate alınarak suçun sanık tarafından işlendiği sabit görülmüştür. Sanığın itirazları reddedilmiş ve hüküm isteme uygun olarak onanmıştır.
Kanun Maddeleri:
- Türk Ceza Kanunu, Madde 157 (Dolandırıcılık Suçu)
- Türk Ceza Kanunu, Madde 47 (Suçun Zincirleme Hale Getirilmesi)

15. Ceza Dairesi 2015/14914 E. , 2016/2899 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık

Dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
....."da faaliyet gösteren..... isimli turizm acentesinin yetkilisi olan katılan ....."nın, 2005 yılı Ağustos ayında....."da yapılacak olan ......yarışları için getirecekleri turistlerin uçak, konaklama ve yarış biletleri organizasyonu için o tarihlerde .... şirketinin dış departman müdürü olarak görev yapan sanık ... ile irtibata geçtiği, sanığın 24.12.2004 tarihinde .... Şirketindeki görevine son verilmesine rağmen bu durumu katılana bildirmeyerek .... Şirketinin antentli kağıtlarını ve kaşesini kullanmaya devam ederek katılanla görüşmelerini sürdürdüğü ve 20.07.2005 tarihine kadar değişik tarihlerde ve miktarlarda banka havalesi yoluyla katılandan toplam 89.000 Euro aldığı halde organizasyonla ilgili işlemleri gerçekleştirmeyerek haksız menfaat elde etmek suretiyle üzerine atılı dolandırıcılık suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda, sanık savunması, katılan ifadesi, banka dekontları ve tüm dosya kapsamına göre suçun sanık tarafından işlendiği sabit olmakla bu gerekçelere dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik bulunmamıştır.
Sanığın, katılanla yaptığı anlaşma çerçevesinde önceden belirlenmiş olan parayı katılandan peyder pey alması nedeniyle zincirleme suç hükümlerinin uygulanamayacağının anlaşılması karşısında, tebliğnamedeki görüşe iştirak edilmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanık müdafiinin herhangi bir nedene dayanmayan temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA, 31.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.