11. Ceza Dairesi Esas No: 2019/809 Karar No: 2020/2218 Karar Tarihi: 09.03.2020
Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2019/809 Esas 2020/2218 Karar Sayılı İlamı
11. Ceza Dairesi 2019/809 E. , 2020/2218 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Resmi belgede sahtecilik HÜKÜM : Mahkumiyet
1-Sanığın ... Enerji Sis. Serv. Yed. Parç. İç ve Dış Tic. ve San. Ltd. şirketinin yetkilisi olduğu ve çek keşide etme yetkisi bulunduğu halde, kendi imzasını sahteleştirdiği suça konu çeki aralarındaki ticari ilişkiye istinaden ..."ye vermek suretiyle resmi belgede sahtecilik suçunu işlediğinin iddia ve kabul olunduğu olayda; sanığın soruşturma aşamasında alınan savunmasında, çekteki imzanın kendisine ait olmadığını kabul etmekle birlikte, çekten kaynaklanan borcun kendi borcu olduğunu, ekonomik durumu iyi olmadığı için borcunu ödeyemediğini beyan etmesi, katılan tarafından suça konu çekin tahsiline yönelik başlatılan icra takibine ilişkin dosyanın getirtilmemiş bulunması ile Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 30.03.1992 tarihli ve 80/98, 19.04.2005 tarihli ve 221-38 sayılı kararlarında ayrıntılı biçimde açıklandığı üzere, belgede sahtecilik suçlarında önceden verilen rıza üzerine borçlu yerine onun imzasının atılmasında zarar verme bilinç ve iradesi ile hareket edilmediğinden suç kastından söz edilemeyeceği cihetle; suçun unsurlarının ve maddi gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti bakımından, Korkuteli İcra Müdürlüğü"nün 2010/1098 sayılı icra dosyası getirtilip incelenerek, iş bu çek yönünden şirket nezdinde imzaya itiraz edilip edilmediğinin belirlenmesi ile bir suretinin dosya arasına alınması, şirket tarafından daha önce bu şekilde imzalanıp ödenen çekler olup olmadığı ve suça konu çeke yönelik herhangi bir ödemeden men yasağı bulunup bulunmadığının ilgili bankadan araştırılması, başka çeklerin de verildiğinin tespit edilmesi halinde, bunlarla ilgili olarak yapılan yargılamalar ya da icra takiplerinde imzaya itiraz edilip edilmediği de belirlendikten sonra, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması, 2-Kabule göre de; 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebeplerden dolayı, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 09.03.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.