Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı tarafından borçlu aleyhine takip tarihinden önce, Yargıtay 8.Hukuk Dairesince 01.05.2007 tarihinde bozulan ilama dayalı olarak; 5.348,71 TL nin tahsili amacıyla ilamların icrası yoluyla 26.01.2009 tarihinde takip başlatılmıştır. Borçlu takip dayanağı ilamın, alacaklı aleyhine bozulduğunu, talep edebileceği bir alacağın bulunmadığını belirterek, takibin iptalini istemiştir.
Somut olayda, takip konusu Rize 2.Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 14.09.2006 tarih ve 2002/233 esas 2006/201 sayılı kararı, Yargıtay 8.Hukuk Dairesi tarafından takip tarihinden önce 01.05.2007 tarihinde borçlu lehine bozulmuş, dolayısıyla takip konusu ilam, infaz kabiliyetini yitirmiştir.
Takip tarihinden önce, yerel mahkemece bozmaya uyularak davacı borçlu lehine yeniden hüküm tesis edilmiş olup, takipte istenen asıl alacak ve fer’ilerine de hükmedilmemiştir.
O halde mahkemece, takip dayanağı ilamın takipten önce hükmünü yitirdiği nazara alınarak borçlu itirazının kabulü ile takibin iptali gerekirken, yazılı gerekçeyle reddine karar verilmesi isabetsizdir.
SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 06.07.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.