22. Hukuk Dairesi 2016/7388 E. , 2019/5613 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraflar vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin 05.11.2012 tarihinde haklı nedenle iş akdini feshettiğini iddia ederek kıdem tazminatı ile fazla mesai, ulusal bayram genel tatil, hafta tatili ve 2012 yılı Ekim ayı ile Kasım ayı 5 günlük ücret alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanılan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak iş akdinin kıdem tazminatı ödenmeksizin sona erdiğinin ispat yükünün davalı işverene ait olduğu, davalı işverenin bunu ispatlayamadığı gerekçesi ile davacının kıdem tazminatına hak kazandığı belirtilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar süresi içerisinde taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, belgelere ve tüm dosya kapsamına göre; davacının tüm davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında davacının iş sözleşmesinin kıdem tazminatına hak kazanacak şekilde sona erip ermediği uyuşmazlık konusudur.
İşçinin emeğinin karşılığı olan ücret işçi için en önemli hak, işveren için en temel borçtur. 4857 sayılı İş Kanunu"nun 32/4. maddesinde ücretin en geç ayda bir ödeneceği kurala bağlanmıştır. Yine 4857 sayılı Kanunu"nda, 5953 sayılı Basın İş Kanunu"nun 14. maddesinde öngörüldüğü gibi ücretin peşin ödeneceği öngörülmemiştir. Buna göre, aksi bireysel ya da toplu iş sözleşmesinde kararlaştırılmadığı sürece işçinin ücreti bir ay çalışıldıktan sora ödenmelidir.
Ücreti ödenmeyen işçinin bu ücretini işverenden dava ya da icra takibi gibi kanuni yollardan talep etmesi mümkündür.
Ücreti ödenmeyen işçinin alacağı konusunda takibe geçmesi ya da ücreti ödeninceye kadar iş görme edimini yerine getirmekten kaçınması, iş ilişkisinin devamında bazı sorunlara yol açabilir.
Bu bakımdan, işverenle bir çekişme içine girmek istemeyen işçinin, haklı sebebe dayanarak iş sözleşmesini feshetme hakkı da tanınmıştır.
İşçinin ücretinin kanun veya sözleşme hükümlerine göre ödenmemesi işçiye bu imkanı verir. Ücretin hiç ya da bir kısmının ödenmemiş olması bu konuda önemsizdir.
Ücretin ödenmediğinden söz edebilmek için işçinin kanun ya da sözleşme ile belirlenen ücret ödenme döneminin gelmiş olması ve işçinin bu ücrete hak kazanmış olması gerekir.
4857 sayılı Kanun"un 24/II-e. bendinde sözü edilen ücret, geniş anlamda ücret olarak değerlendirilmelidir. İkramiye, primi, yakacak yardımı, giyecek yardımı, fazla mesai, hafta tatili, genel tatil gibi alacakların da ödenmemesi işçiye haklı fesih imkanı verir.
Somut olayda, davacının 01.06.2010 – 05.11.2012 tarihleri arasında kaynakçı olarak çalışmış olup dava dilekçesinde maaşını alamadığını, sürekli geciktirildiğini, sağlık sorunları olduğunu ve raporlu olup da gelmediği günlerde işverence tutanak tutulduğunu ve bu günlerin yıllık izne sayılıp bununda ücretten düşüldüğünü ve fazla mesai yapmasına rağmen ücretlerinin de ödenmediğini iddia etmiştir. Davacı 19.11.2012 tarihli ihtarnamesi ile de gerekçe göstermeden iş akdini haklı nedenle feshettiğini belirterek alacak talebinde bulunmuş, davalı işveren ise 07.12.2012 tarihli cevabi ihtarnamesi ile davacının feshinin haklı nedenle dayanmadığı ve hakkında devamsızlık tutanakları tutulmasına rağmen mağduriyet yaşamaması için fesih imkanının kullanılmadığı beyan edilmiş ve 26.11.2012 tarihi itibari ile işten çıkışı bildirilerek işten ayrılış bildirgesinde ayrılış kodunun “03” kodu ile istifa olarak bildirildiği görülmüştür. Davacının iş akdini kendisinin feshettiği sabit olup bu durumda davacının kıdem tazminatına hak kazanması açısından feshin haklı nedene dayanıp dayanmadığının tespiti önem arz etmektedir. Dinlenen tanık beyanlarına göre davacının hafta tatili ve ulusal bayram günlerinde çalıştığı ispatlanamamış, fazla mesai talebi yönünden ise hesaplanan miktardan davacının yeminli beyanı ve dosya içerinde yer alan imzalı beyanına göre ödendiği tespit edilen miktarlar mahsup edildiğinde fazla mesailerinin de fazlasıyla ödendiği ve ayrıca fesih tarihi itibari ile muaccel olup ta ödenmeyen aylık ücretinin de bulunmadığı görülmüştür.
Tüm dosya kapsamına göre davacının dava tarihinde ödenmeyen ücret alacağının bulunmadığı ve diğer fesih sebeplerini de ispatlayamadığı anlaşıldığından davacının iş akdini feshinin haklı nedene dayalı olmadığı anlaşılmakla kıdem tazminatının reddine karar verilmesi gerekirken hatalı gerekçesi ile kabulüne karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 11.03.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.